Belgeler - Documents

Ermeni Meselesi-Armenian Issue

Ad:
Konum: İstanbul, Türkiye

Pazar, Ocak 29, 2006

* Türk Tarih Kurumu-[Bibloğrafya-Ermeniler]




TÜRK TARİH KURUMU-[ BİBLOĞRAFYA ]

[ Bilgi almak veya bilgisayarınıza indirmek için altı çizili metinleri tıklayınız]

KİTAPLAR

Ermeniler: Sürgün ve Göç. Hikmet ÖZDEMİR, Kemal ÇİÇEK, Ömer TURAN, Ramazan ÇALIK, Yusuf HALAÇOĞLU

Mehmed ASAF : 1909 Adana Ermeni Olayları ve Anılarım. Yayına Hazırlayan: İsmet PARMAKSIZOĞLU

Ferudun ATA: İşgal İstanbul'unda Tehcir Yargılamaları

Halil AYTEKİN : Kıbrıs'ta Monarga (Boğaztepe) Ermeni Lejyonu Kampı.

Kemal BEYDİLLİ : 1828-1829 Osmanlı-Rus Savaşında Doğu Anadolu'dan Rusya'ya Göçürülen
Ermeniler (Belgeler 17'den ayrıbasım)

Hasan DİLAN: Fransız Diplomatik Belgelerinde Ermeni Olayları 1914-1918 Cilt I=Les
Evenements Armeniens Dans Les Documents Diplomatiques Français 1914-1918 Volume I.

Hasan DİLAN: Fransız Diplomatik Belgelerinde Ermeni Olayları 1914-1918 Cilt II=Les
Evenements Armeniens Dans Les Documents Diplomatiques Français 1914-1918 Volume II.

Hasan DİLAN: Fransız Diplomatik Belgelerinde Ermeni Olayları 1914-1918 Cilt III=Les
Evenements Armeniens Dans Les Documents Diplomatiques Français 1914-1918 Volume III.

Yavuz ERCAN : Kudüs Ermeni Patrikhanesi.

Kâmuran GÜRÜN : Ermeni Dosyası

Yusuf HALAÇOĞLU : Facts on the Relocation of Armenians (1914-1918)

Yusuf HALAÇOĞLU : Ermeni Tehciri ve Gerçekler (1914-1918)

TAHA NİYAZİ KARACA: Ermeni Sorununun Gelişim Sürecinde Yozgat'ta Türk Ermeni İlişkileri

Şinasi OREL -Süreyya YUCA : Ermenilerce Talat Paşa'ya Atfedilen Telgrafların Gerçek Yüzü

Mim Kemal ÖKE : Ermeni Sorunu 1914-1923.

Mim Kemal ÖKE : The Armenian Question.

Hikmet ÖZDEMİR : Salgın Hastalıklardan Ölümler 1914-1918.

Salâhi R. SONYEL : İngiliz Gizli Belgelerine Göre Adana'da Vuku Bulan Türk-Ermeni Olayları
(Temmuz 1908-Aralık 1909)- The Turco Armenian Adana Incidents in the Light of Secret British Documents ( July 1908-December 1090) ( Belleten 201'den ayrıbasım.)

Salâhi R. SONYEL : The Great War and the Tragedy of Anatolia (Turks and Armenians in the Maelstrom of Major Powers)

Musa ŞAŞMAZ : British Policy and the Aplication of Reforms for the Armenians in Eastern Anatolia 1877-1897)

Bilâl N. ŞİMŞİR : British Documents on Ottoman Armenians - İngiliz Belgelerinde Osmanlı Ermenileri 1856-1880. 1.cilt

Bilâl N. ŞİMŞİR : British Documents on Ottoman Armenians - İngiliz Belgelerinde Osmanlı Ermenileri 1880-1890. 2.cilt

Bilâl N. ŞİMŞİR : British Documents on Ottoman Armenians - İngiliz Belgelerinde Osmanlı Ermenileri 1891-1895. 3.cilt

Bilâl N. ŞİMŞİR : British Documents on Ottoman Armenians - İngiliz Belgelerinde Osmanlı Ermenileri 1895. 4.cilt

Bilâl N. ŞİMŞİR : The Genesis of the Armenian Questions

Bilâl N. ŞİMŞİR : Documents diplomatiques Ottomans Affaires Arméniennes - Osmanlı Diplomatik Belgelerinde Ermeni Sorunu 1886-1893. 1. cilt

Bilâl N. ŞİMŞİR : Documents diplomatiques Ottomans Affaires Arméniennes - Osmanlı Diplomatik Belgelerinde Ermeni Sorunu 1894-1895. 2. cilt

Bilâl N. ŞİMŞİR : Documents diplomatiques Ottomans Affaires Arméniennes - Osmanlı Diplomatik Belgelerinde Ermeni Sorunu 1895-1896. 3. cilt

Bilâl N. ŞİMŞİR : Documents diplomatiques Ottomans Affaires Arméniennes - Osmanlı Diplomatik Belgelerinde Ermeni Sorunu 1896-1900. 4. cilt

Robert F. ZEIDNER : The Tricolor Over the Taurus 1918-1922.


MAKALELER


AKBIYIK,YAŞAR: Arşiv belgeleri Işığında Zeytun Ermeni Meselesinin Halli ( 1 resim ile). LIV,209 (1990). ss.435-461.

ARMAOĞLU,FAHİR: Amerika,Sevres Antlaşması ve "Ermenistan" Sınırları ( 10 belge,1 harita ile) . LXI,230(1997). ss.133-147.

ARMAOĞLU,FAHİR: Harbord Misyonu Nasıl Ortaya Çıktı? LXI,232(1997). ss.701-707.

ÇOLAK, MUSTAFA: Kaynak Kritiği ve Tehcir Olayında Belge Tahrifatı - Johannes Lepsius Örneği- . LXVI,247(2002). ss.967-984.

EYİCİL, AHMET: I.Dünya Savaşı ve Kurtuluş Mücadelesi Sırasında Maraş'ta Ermeni Mezalimi. LXVII,250(2003). ss.911-947.

HALAÇOĞLU, AHMET: İngiliz Konsolosu Longworth'a Göre Trabzon Vilayeti (1892-1898). LXVII,250(2003). ss.881-909.

HATİPOĞLU, SÜLEYMAN: Çukurova'da Fransız-Ermeni İşbirliği (1918-1921). LXVI,247(2002). ss.943-965.

KARACA, TAHA NİYAZİ: Ermeni Sorunu ile İlgili Bir İngiliz Kaynağı Üzerine Eleştirel Değerlendirme. LXVII,249(2003). ss.519-529.

KODAMAN,BAYRAM: Bir Amerikalı Gazeteci Gözüyle Ermeni Macerası. XLIX,195 (1985), ss.569-578.

SEYİTDANLIOĞLU,MEHMET: Takvim-i Vekayi'de Ermenilerle İlgili Haberler ( 1908-1915).Dizin. LV, 214(1991). ss.797-853.

SONYEL, SALAHİ R. : İngiliz Gizli Belgelerine Göre Adana'da Vuku Bulan Türk-Ermeni Olayları (Temmuz 1908-Aralık 1909). LI, 201 (1987). ss.1241-1289.

SONYEL,SALAHİ R.: Tehcir ve Kırım Konusunda Ermeni Propogandası Hristiyanlık Dünyasını Nasil Aldattı? How Armenian Propaganda Nurtured a Gullble Christian World in Connection with the Deportations and " Massacres". XLI , 161 (1977). ss.137-156,157-175 ( 12 fotokopi)

SONYEL, SALAHİ R. : The Turco-Armenian 'Adana Incidents' in the Light of Secret British Documents (July, 1908 - December ,1909). LI, 201 (1987). ss.1291-1338.

SONYEL,SALAHİ R.: Turco-Armenian Relations and British Propaganda During The First World War. LVIII,222 (1994). ss.381-449.

SONYEL,SALAHİ R. : Türk Ermeni İlişkileri ve Musevi Soykırımı-Turco-Armenian Relations in the Context of the Jewish Holocaust. LIV,210(1990). ss.739-772.

SONYEL,SALAHİ R.: Yeni belgelerin Işığı Altında Ermeni Tehcirleri. Armenian Deportations: A Re-Appraisal In The Light of New Documents. XXXVI ,141 (1972). ss.31-49,51-69 ( 16 belge)

SÜSLÜ,AZMİ : Rum-Ermeni-Hoybun İşbirliği ve Anadolu'daki Toplu Mezarlar. LVII,218(1993). ss.241-249.

TUZCU,ALİ : Merzifon'da Ermeni Ayaklanmaları. LVII,220(1993). ss. 795-826.


TARİH KONGRELERİNDE SUNULAN BİLDİRİLER

SARAY ,MEHMET : Ermeni Meselesi'nin Ortaya Çıkışı, Ermeni Meselesini Ortaya Çıkaranlar. XI. Türk Tarih Kongresi Cilt V,1994. s.1755.

AKÇORA ,ERGÜNÖZ: Ermenilerin Urfa'da Çıkardıkları İsyan ve Talat Paşa'nın Raporu. XI. Türk Tarih Kongresi Cilt V,1994. s.1763.

McCARTHY, JUSTIN: The Report of Niles And Sutherland An American Investigation Of Eastern Anatolia Anatolia After Worl War I. XI. Türk Tarih Kongresi Cilt V,1994. s.1809.

MEHMETOVA ,FERİDE: Kadim (Tarihi) Azerbayjan Arazisined Ermeni Toprakları Var mıydı? Yahut Kadim Azerbaycan'da Ermeniler Toprak Sahibi miydiler? XI. Türk Tarih Kongresi Cilt V , 1994. s.1853

KAŞGARLI, MEHLİKA AKTOK : Kilikya Ermeni Baronluğu'nun Tarihinin Belgelerle İspatlanması. XI. Türk Tarih Kongresi Cilt V , 1994. s.1861.

MARASHLIAN , LEVON: Economic and Moral InfIuences on U.S. Policies Toward Turkey and the Armenians, 1919-1923. XI. Türk Tarih Kongresi Cilt V ,1994 s.1873.

MANGO , ANDREW: Some Recent Books on the Armenians and the Next Stage in The Historiography of Turkish-Armenian Relations. XI. Türk Tarih Kongresi Cilt V ,1994. ss.1945-1950.

OREL, ŞİNASİ : Ermeni İddialarının Belgesel Dayanakları. XI. Türk Tarih Kongresi Cilt V, 1994. s.1951.

SÜSLÜ, AZMİ : Atatürk'e Göre Ermeniler. XI. Türk Tarih Kongresi Cilt V, 1994. s.1971.

YILDIRIM, HÜSAMETTİN : Rusların Anadolu Topraklarında Kurdukları İdarî Yapı ve Ermenilere Karşı Siyasetleri. XI. Türk Tarih Kongresi Cilt V,1994. s.1979.

SHMUELEVITZ, ARYEH: Relations Between Jews and Christians in the Ottoman Empire: The Armenian Case. XI. Türk Tarih Kongresi Cilt V ,1994. s.2029.

SONYEL ,SALAHİ R.: Turco-Armenian Relations and British Propaganda During The First World War. XI. Türk Tarih Kongresi Cilt V,1994. ss.2137-2139.

İNAN, MİTHAT : Türk Tiyatrosunun Başlangıcı ve Ermeni Nüfus Olayına Özgün Bir Yaklaşım. X. Türk Tarih Kongresi Cilt VI, 1994. s.2975.

ERCAN, YAVUZ: Ermenilere Verilen İmtiyazlarla İlgili bazı belgeler. X. Türk Tarih Kongresi Cilt IV ,1991. s.1883

KAŞGARLI, MEHLİKA AKTOK : Anadolu'da Ermenilerin Yerlesim Noktaları Büyük Ermenisten- Bizans'ın Ermenilere Verdiği Ünvan ve Payeler,Küropolates, Konsül, Prokonsül, Patris, Kont gibi Titrler - Armeno-Grek Bazileiler. X. Türk Tarih Kongresi Cilt III. ,1991. s.1087

http://www.ttk.org.tr/ermara/index.htm


* Arşiv Belgeleri-[Ermeniler]


ARŞİV BELGELERİNE GÖRE ERMENİ KONUSU

" Batı kamuoyundaki Ermeni soykırımı iddiaları bugüne kadar doğruluğu ispatlanmamış olan hatırat türü sübjektif bazı yayınlara dayanmaktadır. Halbuki "Tarih belge ile yazılır" hükmü, tüm dünya bilim alemince kabul edilen bir gerçektir. Çünkü arşivlere dayalı bilimsel çalışmalar önyargı ve siyasi yaklaşımları ortadan kaldıracaktır. Arşivler, diğer tarihi kaynaklar arasında gerçeği en objektif şekilde yansıtan otantik belgelerdir. Bu nedenle Batı ülkelerinde siyasi bir yaklaşımla ele alınan Ermeni konusunun tarihin asıl kaynaklarına inilerek değerlendirilmesi gerekir. Tarihi konular ve olaylar hakkında hüküm verebilmek için, tarihin otantik kaynakları olan arşivler, tarih araştırmacıları için gerçek belge niteliğindedir. Türk arşivlerinde araştırma yapmadan yazılacak bir bölge ve dünya tarihinde muhakkak eksikler olacaktır. Ermeni konusu hakkında Batı ülkelerinde yapılan yayınlar birinci elden kaynaklara dayanmadığı için maalesef eksik, hatalı ve sübjektif olmuşlardır. Halbuki Türk arşivlerinde Ermeni konusu ile ilgili milyonlarca belge vardır. Bu belgeler olayları objektif bir şekilde aydınlatacak mahiyettedir. Belgelerin tarihi gerçekleri siyasi, ideolojik ve önyargılı yaklaşımlardan uzak, bilimin ışığında aydınlatılmasına yardımcı olması amacıyla bu sayfa hazırlanmıştır."

<<<< BELGELERE ULAŞMAK İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ>>>>

* Seçilmiş Biblografya-[Türk-Ermeni İlişkileri]

SEÇİLMİŞ BİBLİYOGRAFYA


Türk-Ermeni ilişkileri üzerine yazılmış binlerce kitap ve makale bulunmaktadır. Çok geniş olan bu sahadaki çalışmaların tamamını burada göstermek olanaksızdır. Bu sebeple, okunmasında yarar görülen seçilmiş kitap ve makalelerin bir listesi ile, bu konuda çalışacaklara başvurmaları gereken bibliyografya kitaplarının künyelerinin verilmesi yoluna gidilmiştir.

KİTAPLAR VE MAKALELER:

-A-

1. Ahmed Rüstem Bey, Cihan Harbi ve Türk-Ermeni Meselesi, Türkçesi: Cengiz Aydın, Bilge-Kültür-Sanat Yayınları, İstanbul 2001.
2. Akbulut, Yılmaz, Ermeniler ve Bingöl’deki Ermeni Tehciri, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara 1998.
3. Akçora, Ergünöz, Van ve Çevresinde Ermeni İsyanları (1896-1916), Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Yayınları, İstanbul 1994.
4. Akgün, Seçil, General Harbord’un Anadolu Gezisi ve (Ermeni Meselesi’ne Dair) Raporu (Kurtuluş Savaşı Başlangıcında), Tercüman Tarih Yayınları, İstanbul 1981.
5. Aktan, Gündüz, “Hukukta Soykırım ve Ermeni Olayları”, Popüler Tarih, Sayı: 35 (Temmuz 2003), s. 62-67.
6. __________, “Lozan Barış Antlaşması ve Ermeni Sorunu”, Stratejik Analiz, Sayı: 61 (Mayıs 2005), s. 19-24.
7. Armenian Allegations:Myth and Reality, A Handbook of Facts and Documents, Compiled and Edited by: The Assembly of Turkish American Associations, Second Edition, Washington 1987.
8. Armenians in the Ottoman Empire and Modern Turkey (1912-1926), Boğaziçi University Publications, İstanbul 1984.
9. Asaf, Mehmet, 1909 Adana Ermeni Olayları ve Anılarım, haz., İsmet Parmaksızoğlu, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 1982.
10. Aslan, Betül, Erzurum’da Ermeni Olayları (1918-1920) (Hatıralar-Belgeler-Kazılar), Atatürk Üni-versitesi Türk-Ermeni İlişkilerini Araştırma Merkezi Yayınları, Erzurum 2004.
11. Ata, Ferudun, İşgal İstanbul’unda Tehcir Yargılamaları, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2005.
12. Ataöv, Türkkaya, A Brief Glance at the “Armenian Question”, Ankara 1984.
13. __________, An Armenian Author on “Patriotism Perverted”, Feryal Matbaası, Ankara 1984.
14. __________, A “Statement” Wrongly Attributed to Mustafa Kemâl Atatürk, Ankara 1984.
15. __________, Talât Paşa’ya Atfedilen Andonian “Belgeler” i Sahtedir, Sistem Ofset, Ankara 1984.
16. __________, The Massacre of the Turkish-Moslem Population, Sistem Ofset, Ankara 1986.
17. ATASE, I. Dünya Savaşı Sırasında Ermeniler’in Türkler’e Yaptığı Katliâm, Fotoğraflar, Ankara 2000.
18. Atatürk’ten Ermeni Sorunu, Yayıma Hazırlayan: İsmet Görgülü, Bilgi Yayınevi, Ankara 2002.
19. Aytekin, Halil, Kıbrıs’ta Monarga (Boğaztepe) Ermeni Lejyonu Kampı, Türk Tarih Kurumu Yayınla-rı, Ankara 2000.

-B-

20. Babacan, Hasan, Babacan, Hasan, Mehmed Talât Paşa (1874-1921), Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2005.
21. Başar, Zeki, Ermeniler’den Gördüklerimiz, Atatürk Üniversitesi Yayınları, Ankara 1974.
22. Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü, Osmanlı Belgelerinde Ermeniler (1915-1920), Ankara 1994.
23. __________, Ermeniler Tarafından Yapılan Katliam Belgeleri, I (1914-1919); II (1919-1921), Ankara 2001.
24. __________, Ermeni Komiteleri (1891-1895), Ankara 2001.
25. __________, Azerbaycan Belgelerinde Ermeni Sorunu (1918-1920), Ankara 2001.
26. Bildirici, Yusuf Ziya, Adana’da Ermeniler’in Yaptığı Katliâmla ve Fransız-Ermeni İlişkileri, KÖKSAV Yayınları, Ankara 1999.
27. Bilgi, Nejdet, Ermeni Tehciri ve Boğazlıyan Kaymakamı Mehmed Kemal Bey’in Yargılanması, KÖKSAV Yayınları, Ankara 1999.
28. Binark, İsmet, Ermeniler’in Türkler’e Yaptıkları Mezâlim ve Soykırımın Arşiv Belgeleri, TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu, Yayın No: 92, Ankara 2001.

-C-

29. Cemal Paşa, Hatıralar, Bugünkü Türkçe’ye çeviren ve tamamlayan: Behçet Cemal, Çağdaş Yayınları, İstanbul 1977.
30. Cöhce, Salim, “Osmanlı Ermeni Toplumunda Siyasallaşma Çabaları,” Ermeni Araştırmaları, Sayı: 8 (Kış 2003), s. 37-67; Ayrıca bkz., Ermeni Araştırmaları 1. Türkiye Kongresi Bildirileri, I. Cilt, Yayına Hazırlayanlar: Şenol Kantarcı, Kamer Kasım, İbrahim Kaya, Sedat Laçiner, ASAM-Ermeni Araştırmaları Enstitüsü Yayınları, Ankara 2003, s.269-292.

-Ç-

31. Çalık, Ramazan, Alman Kaynaklarına Göre II. Abdülhamid Döneminde Ermeni Olayları, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara 2000.
32. Çaycı, Abdurrahman, Türk-Ermeni İlişkilerinde Gerçekler, Atatürk Araştırma Merkezi Yayınları, Ankara 2000.
33. Çelik, Hüseyin, Görenlerin Gözüyle Van’da Ermeni Mezalimi, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Yayınları, Ankara, tarihsiz.
34. Çiçek, Kemal, “Türk-Ermeni Anlaşmazlığının Siyasi Kökenleri: Tehcir ve Dönüş Üzerine Yaklaşımlar”, Teori, Sayı: 183 (Nisan 2005), s. 67-82.
35. __________, “Amerikan Ermeni Derneklerinin Lozan Görüşmeleri Esnasındaki Faaliyetleri”, 80. Yılında 2003 Penceresinden Lozan Sempozyum Bildirileri (6 Ekim 2003, Ankara), Ankara 2005, s. 119-141.

-D-

36. Demirel, Muammer, Birinci Dünya Harbinde Erzurum ve Çevresinde Ermeni Hareketleri (1914-1918), Gnkur. Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı Yayınları, Ankara 1996.
37. Demiroğlu, Faiz, Van’da Ermeni Mezâlimi (1895-1920, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları, Ankara 1985.
38. Deveci, Yıldız, “Bir Başka Açıdan Ermenilerde Din”, Ermeni Araştırmaları, Sayı: 14-15 (Yaz-Sonbahar 2004), s. 115-130.
39. Dış Basında Sözde Ermeni Soykırımı İddiaları Değerlendirmesi (1998-2000), Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü Yayını, Ankara 2000.
40. Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi, Ermeni İddiaları ve Tarihi Gerçekler (On Soru-On Cevap, Orly Saldırısı Davası, Amerikalı Bilimadamlarının Açıklamaları), Ankara 1998.
41. __________, Armenian Claims and Historical Facts (Ten Questions-Ten Answers, The Orly Trial, Declaration Made by American Academicians) Center for Strategic Research, Ankara 1998.
42. __________, Allegations Armeniennes et Faits Historiques (Dix Questions-Dix Reponses, Proces de l’Attentat d’Orly, Declaration des Unuversitaires),Centre de Recherches Strategiques, Ankara 1998.
43. __________, Armenian Atrocities (A Compilation of Views), Ministry of Foreign Affairs, Ankara 1999.

-E-

44. Efsane ve Gerçekler: Türk-Ermeni İlişkileri, Haz., Azmi Süslü, Hüsamettin Yıldırım, Birgül Gündüz, Atatürk Araştırma Merkezi Yayınları, Ankara 2001.
45. Elekdağ, Şükrü, “The Armenian Question”, Ermeni Araştırmaları, Sayı: 1 (Mart-Nisan-Mayıs), Ankara 2001, s. 70-84.
46. Ercan, H. Yavuz, Kudüs Ermeni Patrikhânesi, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 1988.
47. __________, Osmanlı Yönetiminde Gayrimüslimler: Kuruluştan Tanzimat’a Kadar Sosyal, Ekonomik ve Hukuki Durumları, Turhan Kitabevi, Ankara 2001.
48. Ermeni Sorunu El Kitabı, Haz., Şenol Kantarcı, Kamer Kasım, İbrahim Kaya, Sedat Laçiner, ASAM Ermeni Araştırmaları Enstitüsü Yayınları, Ankara 2002.
49. Eroğlu, Mecbure, Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Arşivinden Rusça Belgelere Göre Ermeni Meselesi, KÖK Sosyal ve Stratejik Araştırmalar Serisi, Ankara 1999.
50. Eyicil, Ahmet, Osmanlı’nın Son Döneminde Maraş’ta Ermeni Siyasî Faaliyetleri, Ankara 1999.

-F-

51. Feigl, Erich, A Myth of Terror: Armenian Extremism: Its Causes and Its Historical Context: An Illustrated Exposâe, Edition Zeitgeschichte-Freilassing, Salzburg, Austria, 1986.
52. __________, Bir Terör Efsanesi, Türkçe trc., Füsun Ant, Milliyet Yayınları, İstanbul 1987.

-G-

53. Gazigiray, A. Alper, Osmanlılardan Günümüze Kadar Vesikalarla Ermeni Terörünün Kaynakları, Gözen Yayınları, İstanbul 1982.
54. Göyünç, Nejat, Osmanlı İdaresinde Ermeniler, Gültepe Yayınları, İstanbul 1983.
55. Gürün, Kâmuran, Ermeni Dosyası, Üçüncü Baskı, Türk Tarih Kurumu Yayını, Ankara 1985.
56. __________, The Armenian File: The Myth of Innocence Exposed, Published jointly by K.Rustem & Brother and Weidenfeld & Nicolson Ltd., London 1985.

-H-

57. Halaçoğlu, Yusuf, Ermeni Tehciri ve Gerçekler (1914-1918) , Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2001.
58. __________, Facts on the Relocation of Armenians (1914-1918), Turkish Historical Society Printing House, Ankara 2002.
59. __________, Ermenilerin Suriye’ye Nakli: Sürgün mü, Soykırım mı, Belgeler, Ankara Ticaret Odası (ATO), Ankara 2005.
60. Hocaoğlu, Mehmed, Arşiv Vesikalarıyla Tarihte Ermeni Mezâlimi ve Ermeniler, ANDA Dağıtım, İstanbul 1976.
61. Hüseyin Nâzım Paşa, Ermeni Olayları Tarihi, C. I-II, Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Yayınları, Ankara 1994.

-İ-

62. İlter, Erdal, Ermeni Meselesi’nin Perspektifi ve Zeytûn İsyânları (1780-1915), Genişletilmiş 2.Baskı, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü, Ankara 1995.
63. __________, Ermeni Propagandasının Kaynakları, Kamu Hizmetleri Araştırma Vakfı Yayınları, Ankara 1994.
64. __________, Ermeni Kilisesi ve Terör, A. Ü. Osmanlı Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Yayınları, Ankara 1996.
65. __________(Yay.Haz.), Ermeni ve Rus Mezâlimi (1914-1916) (Tanık İfadeleri), İkinci Baskı: KÖKSAV Yayınları, Ankara 1999.
66. __________, “Ermenistan Adı, Ermenilerin Menşei ve Bazı Ermeni İddiaları Üzerine”, Ermeni Araştırmaları, Sayı: 6 (Yaz 2002), s. 24-34.
67. __________, “Ermeni İstekleri Karşısında Millî Teşekküllerin Tutumu (1919-1922)”, Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Dergisi, Sayı: 27-28 (Mayıs-Kasım 2001), Ankara 2004, s. 299-319.
-K-
68. Kalafat, Yaşar, “Türk-Ermeni Kültür İlişkilerinde Mitolojik Boyut,” Bilim ve Aklın Aydınlığında Eğitim: Özel Sayı: Tarihten Bir Kesit, Sayı: 38 (Nisan 2003), s.95-100.
69. __________, Türk-Ermeni İlişkilerinde Siyasi ve Kültürel Boyut,” Ermeni Araştırmaları, Sayı: 12-13 (Kış 2003-İlkbahar 2004), s.59-92.
70. Kantarcı, Şenol, Amerika Birleşik Devletleri’nde Ermeniler ve Ermeni Lobisi, ALFA AKADEMİ Basım Yayım Dağıtım Ltd. Şti., İstanbul 2004.
71. __________, Ermeni Sorunu: Pencereden Bakmak Ya Da Manzaranın Bütününü Görmek, Süleyman Demirel Üniversitesi Yayın No: 54, Isparta 2005.
72. Karabekir, Kâzım, Soykırım Yalanı: Ermeni Mezâlimi, 1917-20 Arasında Erzincan’dan Erivan’a, 6. Baskı, Emre Yayınları, İstanbul 2005.
73. Karaca, Taha Niyazi, Ermeni Sorununun Gelişim Sürecinde Yozgat’ta Türk-Ermeni İlişkileri, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2005.
74. Karacakaya, Recep, Türk Kamuoyu ve Ermeni Meselesi (1908-1923), Toplumsal Dönüşüm Yayınları, İstanbul 2005.
75. Kılıç, Davut, Osmanlı İdaresinde Ermeniler Arasındaki Dinî ve Siyasî Mücadeleler, 2. Baskı: ASAM Yayınları, Ankara 2000.
76. Kılıç, Selami, Ermeni Sorunu ve Almanya (Türk-Alman Arşiv Belgeleriyle), Kaynak Yayınları, İstan-bul 2003.
77. Kırzıoğlu, M. Fahrettin, Kars İli ve Çevresinde Ermeni Mezâlimi (1918-1920) , Kars Turizm ve Tanıt-ma Derneği Yayınları, Ankara 1970.
78. Kıyasî, Cafer-Bozyel, İbrahim, Ermeni Kültür Terörü, Iğdır Azerbaycan Türk Kültürünü Tanıtma Derneği Yayınları, Ankara 1996.
79. Kocahanoğlu, Osman Selim, İttihat-Terakki’nin Sorgulanması ve Yargılanması (1918-1919): Beşinci Şube Tahkikatı, Teşkilât-ı Mahsusa, Ermeni Tehciri, Divan-ı Harb-i Örfi Muhakemâtı, Temel Yayınları, İstanbul 1998.
80. Koçaş, Sadi, Tarihte Ermeniler ve Türk-Ermeni İlişkileri, İlâveli dördüncü Baskı: KASTAŞ Tarihi Araştırmalar Dizisi, İstanbul 1990.
81. Kodaman, Bayram (Çev.), Türkler-Ermeniler ve Avrupa, Ankara 1994.
82. __________, Ermeni Macerası (Tarihi ve Siyasi Bir Değerlendirme), Süleyman Demirel Üniversitesi Yayınları, Isparta 2001.
83. Konukçu, Enver, Ermeniler’in Yeşilyayla’daki Türk Soykırımı (11-12 Mart 1918), Atatürk Üniver-sitesi Rektörlüğü Yayınları, Ankara 1990.
84. Korkmaz, Ramazan, Genel Olarak Ermeni Sorunu ve Canlı Kaynaklardan Çıldır’da Yapılan Ermeni Mezalimi, KÖK Yayınları, Ankara 1990.
85. Köni, Hasan, “Günümüzde Ermeni Sorunu ve Çözüm Yolları”, Uluslararası Türk-Ermeni İlişkileri Sempozyumu, Bildiriler, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü, İstanbul 2001, s. 441-452.
86. Küçük, Abdurrahman, Ermeni Kilisesi ve Türkler, Ocak Yayınları, Ankara 1997.
87. Küçük, Cevdet, Osmanlı Diplomasisinde Ermeni Meselesinin Ortaya Çıkışı, 1878-1897, İ. Ü. Edebi-yat Fakültesi Yayınları, İstanbul 1984.
88. Kürkçüoğlu, Erol, “Rus Emperyalizmi ve Ermeni Taşeronluğu”, Iğdır “Tarihi Gerçekler ve Ermeniler” Uluslar arası Sempozyumu, Ankara 1997, s. 33-39.
89. __________, “Tarihi Süreçte Selçuklu-Ermeni İlişkileri,” Ermeni Araştırmaları 1. Türkiye Kongresi Bildirileri, I. Cilt, Yayına Hazırlayanlar: Şenol Kantarcı, Kamer Kasım, İbrahim Kaya, Sedat Laçiner, ASAM-Ermeni Araştırmaları Enstitüsü Yayınları, Ankara 2003, s.335-341.

-L-

90. Laçiner, Sedat-Kantarcı, Şenol, Ararat: Sanatsal Ermeni Propagandası, ASAM-Ermeni Araştırmaları Enstitüsü Yayını, Ankara 2002.
91. Laçiner, Sedat, Türkler ve Ermeniler: Bir Uluslararası İlişkiler Çalışması, Kaknüs Yayınları, İstanbul 2004.
92. Lewy, Guenter, “Revisiting the Armenian Genocide”, The Middle East Quarterly, Volume XII, Number 4 (2005).
93. Lowry, Heath W., “19. ve 20. Yüzyıl Ermeni Terörizmi: Devamlılık Bağı”, Uluslararası Terörizm ve Uyuşturucu Madde Kaçakçılığı, Ankara 1984, s. 69-79.
94. __________, The Story Behind Ambassador Morgenthau’s Story, The Isis Press, İstanbul 1990.
95. __________, Büyükelçi Morgenthau’nun Öyküsü’nün Perde Arkası, Türkçe trc., Belkıs Torfilli, İsis Yayımcılık Ltd., İstanbul 1991.
96. Lütem, Ömer E., “Güncel Boyutuyla Ermeni Sorunu,” Bilim ve Aklın Aydınlığında Eğitim: Özel Sayı: Tarihten Bir Kesit, Sayı: 38 (Nisan 2003), s. 38-43.
97. __________, “Türkiye’nin Ermenistan, Ermenistan’ın Türkiye Politikası,” Ermeni Araştırmaları 1. Türkiye Kongresi Bildirileri, II. Cilt, Yayına Hazırlayanlar: Şenol Kantarcı, Kamer Kasım, İbrahim Kaya, Sedat Laçiner, ASAM-Ermeni Araştırmaları Enstitüsü Yayınları, Ankara 2003, s. 283-286.

-M-

98. Maleville, Georges de, La Tragédie Arménienne de 1915, Editions Lanore, Paris 1988.
99. __________, Sözde Ermeni Trajedisi, Türkçe trc.: Galip Üstün, Yılmaz Yayınları, İstanbul 1991.
100. Mazıcı, Nurşen, Uluslararası Rekabette Ermeni Sorunu’nun Kökeni, 1878-1920, Pozitif Yayınları, 2. Baskı: İstanbul 2005.
101. __________, ABD’nin Güney Kafkasya Politikası Olarak Ermenistan Sorunu (1919-1921), Pozitif Yayınları, İstanbul 2005.
102. McCarthy, Justin, Müslümanlar ve Azınlıklar: Osmanlı Anadolusu’nda Nüfus ve İmparatorluğun Sonu, çev., Bilge Umar, İnkılâp Kitabevi Yayın San. Ve Tic.A.Ş., İstanbul 1998.
103. __________, Ölüm ve Sürgün: Osmanlı Müslümanlarına Karşı Yürütülen Ulus Olarak Temizleme İşlemi, 1821-1922, çev., Bilge Umar, İnkılâp Kitabevi Yayın San. ve Tic. A.Ş., İstanbul 1998.
104. __________, and Carolyn, Turks and Armenians: A Manual on the Armenian Question, Assembly of Turkish American Association, Washington 1989.
105. __________, Kurbanlar ve Şefkatli İnsanlar, Süleyman Demirel Üniversitesi Yayını, Isparta 2001.
106. __________, “Ermeni İsyanları ve Osmanlılar”, Ermeni Araştırmaları, Sayı: 16-17 (Kış 2004-İlkbahar 2005), s. 82-108.
107. __________, “The Armenian Uprising and The Ottomans,” Review of Armenian Studies, Volume: 2, No. 7-8 (2005), s. 50-73.
108. Münir Süreyya Bey, Ermeni Meselesinin Siyasî Tarihçesi (1877-1914), Devlet Arşivleri Genel Müdür-lüğü Yayını, Ankara 2001.
-N-
109. Norman, C. B., Ermenilerin Maskesi Düşüyor (The Armenians Unmasked), Edited by Yavuz Ercan, A.Ü. Osmanlı Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Yayınları, Ankara 1993.

-O-

110. Orel, Şinasi-Yuca, Süreyya, Ermenilerce Talât Paşa’ya Atfedilen Telgrafların Gerçek Yüzü, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 1983.
111. __________, Affaires Arméniennes les “Telegrammes” de Talât Pacha, Fait historique ou fiction?, Triangle, Paris 1986.
112. Orly Saldırısı Davası (19 Şubat-2 Mart 1985), Şahit ve Avukat Beyanları, A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, Ankara 1985.
113. Osmanlı Devleti, Aspirations et Agissements Révolutionnaires des Comités Arméniens avant et après la proclamation de la Constitution Ottomane, Constantinople 1917.
114. __________, Ermeni Komiteleri’nin Âmâl ve Harekât-ı İhtilâliyyesi: İ’lân-ı Meşrûtiyyet’den Evvel ve Sonra, Matbaa-i Orhaniye, İstanbul 1332 (1916).
115. __________, The Turco-Armenian Question:Turkish Point of View, The National Congress of Turkey, Constantinople 1919.
116. Osmanlının Son Döneminde Ermeniler, TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yayınları, Ankara 2002.

-Ö-

117. Öke, Mim Kemal, Ermeni Meselesi (1914-1923), 2. Baskı: Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 1991.
118. __________, The Armenian Question (1914-1923), Published by K. Rustem & Brother, Oxford 1988.
119. Özdemir, Hikmet- Çiçek, Kemal-Turan, Ömer-Çalık, Ramazan-Halaçoğlu, Yusuf, Ermeniler: Sürgün ve Göç, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2004.
120. Özdemir, Hikmet, Talat Paşa Cinayeti, Başkent Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi, Ankara 2005.
121. __________, Arnold Toynbee’nin Ermeni Sorununa Bakışı, Türkiye Bilimler Akademisi Forumu, Ankara 2005.
122. __________, “Ermenilerin Uyrukluk Sorunu,” 80. Yılında 2003 Penceresinden Lozan Sempozyum Bildirileri (6 Ekim 2003, Ankara), Ankara 2005, s. 97-118.
123. Özkaya, İnayetullah Cemal, Le Peuple Arménien et les Tentatives de Réduire le Peuple Turc en Servitude, Belgelerle Türk Tarihi Dergisi Yayınları, İstanbul 1971.

-S-

124. Sakarya, İhsan, Belgelerle Ermeni Sorunu, 2. Baskı, Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı Askeri Tarih Yayınları, Ankara 1984.
125. Saray, Mehmet, Ermenistan ve Türk-Ermeni İlişkileri, İstanbul Üniversitesi Rektörlük Yayını, İstanbul 2003.
126. __________, “Ermenilerin İddiaları ve Tarihî Gerçekler”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Sayı: 59 (Temmuz 2004), s. 325-334.
127. Sarınay, Yusuf, “Fransa’nın Ermenilere Yönelik Politikasının Tarihi Temelleri (1878-1918),” Ermeni Araştırmaları, Sayı: 7 (Sonbahar 2002), s. 55-70.
128. Seki, Yusuf, Dış Basında Ermeni Meselesi (1999-2003), Başbakanlık Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü Yayını, Ankara 2004.
129. Selvi, Haluk, Birinci Dünya Savaşı’ndan Lozan’a Ermeni Sorunu, Gözden Geçirilmiş İkinci Baskı, Sakarya Üniversitesi Rektörlüğü Yayını, Sakarya 2004.
130. Sevim, Ali, Genel Çizgileriyle Selçuklu-Ermeni İlişkileri, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 1983.
131. Sevinç, Necdet, Arşiv Belgeleriyle Tehcir: Ermeni İddiaları ve Gerçekler, Avrasya-Bir Vakfı Yayınla-rı, Ankara 2003.
132. Seyfeli, Canan, İstanbul Ermeni Patrikliği (Kuruluşu ve Tarihten Günümüze İdari Yapısı), Aziz Andaç Yayınları, Ankara 2005.
133. Sezgin, Mahmut Niyazi, Ermenilerde Din, Kimlik ve Devlet: Ermeni Sorununa Ermeni Milli Kimliği Açısından Bakış, Platin Yayınları, Ankara 2005.
134. Shaw, Stanford J., “The Armenian Legion and Its Destruction of the Armenian Community in Cilicia”, The Armenians in the Late Ottoman Period, The Council of Culture, Arts and Publications, Ankara 2001, s. 155-206.
135. __________, “Ermeni Lejyonu ve Kilikya’daki Ermeni Topluluğunu Tahribatı”, Osmanlı’nın Son Döneminde Ermeniler, TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yayınları, Ankara 2002, s. 149-194.
136. Solmaz, Gürsoy, Yaşayanların Dilinden Erzurum-Sarıkamış-Kars’ta Ermeni Zulmü (1918-1920), Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yayınları, Van 1995.
137. Sonyel, Salâhi R., Displacement of the Armenians, Documents / Le Deplacement des Populations Arméniennes Documents / Ermeni Tehciri ve Belgeler, Baylan Matbaası, Ankara 1978.
138. __________, Armenian Terrorism: A Menace to the International Community, Cyprus Turkish Association Publications, London 1987.
139. __________, The Ottoman Armenians: Victims of Great Power Diplomacy, Published by K. Rustem & Brother, London 1987.
140. __________, Minorities and the Destruction of the Ottoman Empire, Publications of Turkish Historical Society, Ankara 1993.
141. __________, Turkey’s Struggle for Liberation and the Armenians, Center for Strategic Research (SAM), Ankara 2001.
142. Süslü, Azmi (Der.), Ruslara Göre Ermenilerin Türklere Yaptıkları Mezalim, A.Ü. Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü, Ankara 1987.
143. __________, Ermeniler ve 1915 Tehcir Olayı, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörlüğü Yayınları, Ankara 1990.
144. __________, Öğün, G.- Serdar, M. Törehan (Haz.), Van, Bitlis, Muş ve Kars’taki Ermeni Katliâmları-Gazilerle Mülâkat, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yayınları, Ankara 1994.

-Ş-

145. Şahin, Recep, Tarih Boyunca Türk İdarelerinin Ermeni Politikaları, Ötüken Neşriyat A.Ş., İstanbul 1988.
146. Şaşmaz, Musa, British Policy and the Application of Reform for the Armenians in Eastern Anatolia, 1877-1897, Turkish Historical Society, Ankara 2000.
147. Şıhaliyev, Emin Arifoğlu, Türkiye ve Azerbaycan Açısından Ermeni Sorunu, Türk Kültür ve Eğitim Norm Geliştirme Vakfı Yayını, Ankara 2002.
148. Şıracıyan, Arşavir, Bir Ermeni Teröristin İtirafları, Kastaş Yayınevi, İstanbul 1997.
149. Şimşir, Bilâl N., Malta Sürgünleri, Milliyet Yayınları, İstanbul 1976.
150. __________, The Genesis of the Armenian Question, Ankara, Turkish Historical Society, 1982.
151. __________(Ed.), British Documents on Ottoman Armenians (İngiliz Belgelerinde Osmanlı Ermenile-ri), C. I: 1856-1880; C. II: 1880-1890; C. III: 1891-1895; C.IV:1895; Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 1982-1990.
152. __________, The Deportees of Malta and the Armenian Question, Foreign Policy Institute, Ankara 1984.
153. __________(Ed.), Documents Diplomatiques Ottomans Affaires Arméniennes , C. I: 1886-1893; C. II: 1894-1895; C. III: 1895-1896; C. IV: 1896-1900; Publications de la Societe Turque d’Histoire, Ankara 1985-1999.
154. __________, Osmanlı Ermenileri, Bilgi Yayınevi, Ankara 1986.
155. __________, Şehit Diplomatlarımız, Bilgi Yayınevi, 2 Kitap, Ankara 2000.

-T-

156. Tacar, Pulat Y., “Hukukî ve Siyasî Boyutuyla Ermeni Sorunu: Ermeniler Soy Kırımına Uğratıldı mı?”, Bilim ve Aklın Aydınlığında Eğitim: Özel Sayı: Tarihten Bir Kesit, Sayı: 38 (Nisan 2003), s. 34-37.
157. __________, “Ermenilerin Soykırımı Savının Oluşturduğu Gerginliğin Çözümü İle İlgili Hukuki ve Siyasal Öneriler,” Ermeni Araştırmaları 1. Türkiye Kongresi Bildirileri, II. Cilt, Yayına Hazırlayan-lar: Şenol Kantarcı, Kamer Kasım, İbrahim Kaya, Sedat Laçiner, ASAM-Ermeni Araştırmaları Enstitüsü Yayınları, Ankara 2003, s.221-255.
158. Talât Paşa’nın Hâtıraları, neşr., Enver Bolayır, Güven Yayınevi, İstanbul 1946.
159. Terzioğlu, Arslan, “İttihat ve Terakki İleri Gelenlerinin Mektup ve Yazılarında Talat Paşa’nın 15 Mart 1921’de Berlin’de Öldürülmesi”, Ermeni Araştırmaları 1. Türkiye Kongresi Bildirileri, I. Cilt, Yayına Hazırlayanlar: Şenol Kantarcı, Kamer Kasım, İbrahim Kaya, Sedat Laçiner, ASAM-Ermeni Araştırmaları Enstitüsü Yayınları, Ankara 2003, s. 261-266.
160. __________, “Yerli ve Yabancı Kaynaklar Işığında İttihat-Terakki İleri Gelenlerinin Öldürülmesi ve Ermeni Tehciri Meselesi”, Türk Dünyası Tarih Kültür Dergisi, Sayı: 222 (Haziran 2005), s. 42-52.
161. The Armenians in the Late Ottoman Period (Osmanlı’nın Son Döneminde Ermeniler), Edited by Türkkaya Ataöv, The Turkish Historical Society for The Council of Culture, Arts and Publications of The Grand National Assembly of Turkey, Ankara 2001.
162. Tosun, Ramazan, Ermeni Meselesi Çerçevesinde Kayseri’de Ermeni Olayları, Erciyes Üniversitesi Kayseri ve Yöresi Tarih Araştırmaları Merkezi Yayınları No.: 2, Kayseri 1997.
163. Türk Ermenileri’nden Gerçekler / Facts from the Turkish Armenians / Realites Exprimees par les Arméniens Turcs, Jamanak Yayınları, İstanbul 1980.
164. Türk Tarihinde Ermeniler (Temel Kitap), haz., A. Süslü, F. Kırzıoğlu, R.Yinanç, Y. Hallaçoğlu, Kars Kafkas Üniversitesi Rektörlüğü Yayınları, Ankara 1995.
165. Türkmen, Fikret, Türk Halk Edebiyatının Ermeni Kültürüne Tesiri, Akademi Kitabevi, İzmir 1992.
166. Türközü, H. Kemal (Haz.), Osmanlı ve Sovyet Belgeleriyle Ermeni Mezâlimi, 3. Baskı, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü, Ankara 1995.

-U-

167. Uluslararası Terörizm ve Uyuşturucu Madde Kaçakçılığı, A.Ü. Basın-Yayın ve Halkla İlişkiler Mü-dürlüğü Yayınları, Ankara 1984.
168. Uras,Esat, Tarihte Ermeniler ve Ermeni Meselesi, Ankara 1950.
169. __________, The Armenians in History and the Armenian Question, Documentary Publications, İstanbul 1988.
170. Uzundere, Ali Eşref, Iğdır Oba Köyü Kazısı ve Ermeni Mezalimi, Bursa 1997.

-Y-

171. Yavuz, Nurcan, İşgâl ve Mezâlimde Erzincan, Erzincan Belediyesi Yayınları, Ankara 1995.
172. Yıldırım, Hüsamettin, Ermeni İddiaları ve Gerçekler, Sistem Ofset Yayınları, Ankara 2000.
173. Yılmaz, Durmuş, Fransa’nın Türkiye Ermenilerini Katolikleştirme Siyaseti, S.Ü. Vakfı Yayınları, Konya 2001.
174. Yurtsever, Cezmi, Ermeni Terör Merkezi: Kilikya Kilisesi, İstanbul 1983.
175. __________, Kamavorlar: Fransa’nın Çukurova’yı İşgali ve Katliamlar, Adana 2003.
176. Yüceer, Saime (ed.), Ermeni Sorunu ve Bursa Ermenileri, Uludağ Üniversitesi Yayınları, Bursa 2000.

BİBLİYOGRAFYALAR:

- Ataöv, Türkkaya, Ermeni Sorunu: Bibliyografya, A. Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, Ankara 1981.
- İlter, Erdal, Türk-Ermeni İlişkileri Bibliyografyası / Bibliyography of Turco-Armenian Relations, Genişletilmiş 3. Baskı, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2004.

- Nersessian, V. N., A Bibliography of Articles on Armenian Studies in Wertern Journals, 1869-1995, Richmond: Curzon Pres, 1997.
- Salmaslian, Arménag, Bibliographie de l’Arménie, 2nd edition: Erevan 1969.
- Tekeyan, Bedros A., Bibliography of Cilician Armenia, 1500-2000, Canada 2001.


www.eraren.org

* Tarihi Gerçekler-[Soykırım İddiaları ve Ermeniler]

SÖZDE ERMENİ SOYKIRIM İDDİALARI
ve
TARİHÎ GERÇEKLER


Prof. Dr. Adnan ŞİŞMAN
Arş. Grv. Biray ÇAKMAK

Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi , Cilt II, Sayı:2, Afyon Şubat 2001, s. 1-10.

1789 Fransız ihtilâline müteakip, millî egemenlik, akıl ve bilime dayanan milliyetçilik akımı hızla yayılmaya başlamıştır. Çeşitli dil, din ve ırktan insanların oluşturduğu Osmanlı Devleti’nde de milliyetçilik akımının etkileri kısa sürede görülmüştür. Sırplar, Rumlar ayaklanmışlar, böylece Osmanlı Devleti’nin dağılmasında millî nitelikteki isyanlarla gelişecek yeni bir süreç başlamıştır. Ermeni meselesinin ortaya çıkmasında da milliyetçilik akımı önemli bir rol oynamış, Ermeniler bağımsızlık ve hürriyet amacıyla faaliyetlere başlamışlardır. Bunun yanında daha ziyade XIX. Yüzyıldan itibaren Osmanlı Devleti’ni “hasta adam” olarak görmeye başlayan ve bu hasta adamın varisleri olmaya, mirasından pay elde etmeye çalışan Avrupalı devletler, metot olarak millî nitelikteki isyanları tahrik ve teşvik ederek desteklemek suretiyle Osmanlı Devleti’nde, bir Ermeni meselesinin ortaya çıkmasına sebebiyet vermişlerdir. Ayrıca Ermeni din adamları istiklâl ve muhtariyet amacına yönelik faaliyetlere kayıtsız kalmamışlar, kiliseler de anarşik olaylarda birer üs vazifesi görmüşlerdir. Ermenilerin Osmanlı Devleti’nde önemli devlet kadrolarında bulunmaları da meselenin ortaya çıkmasında ve gelişmesinde etken olmuştur.[1]

Osmanlı Devleti’nin dahilî meselelerini dinî, siyasî ve ekonomik sebeplerle müdahale etmede adeta birbirleriyle yarışan Avrupa Devletleri ve daha sonraları Amerika, görünürde sanki mazlum bir milletin haklarını arıyor intibaını vererek Ermeni meselesini kendi çıkar ve emellerini gerçekleştirmek amacıyla bir vasıta olarak görmekten ve kullanmaktan öteye gitmemişlerdir.

Son zamanlarda millî ve milletlerarası görsel ve yazılı basın ile diplomatik çevrelerde oldukça yoğun bir gündem maddesi oluşturmuş olan Ermeni meselesi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne karşı siyasî ve diplomatik baskı unsuru olarak kullanılmaya çalışılmakta, böylece Avrupa ve Amerika'daki bazı çevrelerin uygulamaya çalıştıkları çifte standart kolaylıkla, ancak üzüntüyle takip edilebilmektedir. Nitekim The Independence gazetesinin 23 Kasım 2000 tarihli sayısında konu ile ilgili olarak Robert Fisk tarafından kaleme alınan “Britain Excludes Armenians from Memorial Day: First Offical UK Commemoration in January Will Not Acknowledge the 1915 Atrocity in Which the Turks Killed 1,5 Million People” ve “Thousands Slaughtered by the Road” başlıklı makalelerde İngiltere’nin 1915 Ermeni katliâmını onaylamayacağı belirtilmekle birlikte, Ermeni soykırımının Türk kuvvetlerinin, o zaman Osmanlı başkenti olan İstanbul’daki Ermeni entellektüellerin tutuklandığı Nisan 1915’te başladığı zikredilmekte ve bilinen, asılsız, duygulara hitap eden Ermeni iddialarına yer verilmektedir. Yine Fransa Senatosu’nda 8 Kasım 2000 tarihinde gerçekleşen görüşmeler esnasında sözde Ermeni soykırımını tanıma yasa teklifini hazırlayıp sunanlar arasında bulunan Jacques Pelletier, o gün yaptığı konuşmada Ermeni soykırımının Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışı zamanında azınlıklara uygulanan acımasız baskılar sonucunda ortaya çıktığını, 1895-1896’da ilk Ermeni katliamlarının yapıldığını ve 1915’te bir yıldan daha az bir zaman zarfında 1.500.000 Ermeniden 800.000’inin yok edildiğini, bunun da XX. Yüzyılın ilk soykırımı olduğunu söylemiştir. Yine aynı yasa teklifini destekleyenlerden M. Bret, M. Piras, Mme Marie-Claude Beaudeau 85 yıl önce 1.500.000 Ermeni nüfusunun soykırıma tabi tutulduğunu belirtmişler ve Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girmesi için acı geçmişine boyun eğerek bu tasarıyı kabul etmesi gerektiği şeklinde geçmişten gelen alışkanlıkla adeta tehditkâr ifadelerde bulunmuşlardır. Bu tasarının karşısında yer alan M. Braye ise XX. Yüzyılın ilk soykırımı olarak Ermeni soykırımının kabulü halinde dünyada bütün kıtalarda meydana gelen soykırım hadiselerini, mesela Yahudi, Çingene, Tibetli, Kamboçyalı katliamlarını, hatta Sovyetler Birliğinde ideoloji adına yok edilen çok sayıda insanı veya Çin’deki bu tür olayları da birer birer Fransız Parlamentosunun ele alması gerektiğini, ancak bunun mümkün olmadığını ifade etmiştir. Dolayısıyla Fransa Parlamentosunda tartışılan bu meselenin siyasî boyutlu olduğu kendiliğinden anlaşılmaktadır. Amerika, Fransa ve İtalya’nın ülkelerindeki Ermeni lobilerinin tesiri altında kalarak yeniden gündeme getirdikleri Ermeni meselesi, daha açık bir ifade ile Ermeni soykırım iddiaları, Türkiye Cumhuriyeti'ni asılsız iddialar karşısında gerçekleri yeniden ortaya koymak ve kabul ettirmek için yoğun bir diplomatik faaliyette bulunmaya zorlamaktadır. Bu sebeple asılsız Ermeni soykırım iddiaları karşısında, bazı tarihî gerçekleri kısaca ifade etme zarureti hasıl olmaktadır.

Ermeni iddiaları, kısaca 1915’te Ermenilerin zorunlu göçe tabi tutulduğu ve bu esnada 1,5 – 2, hatta 3 milyon Ermeni’nin katledildiği şeklinde ifade edilmektedir. Bu iddialar karşısında iki sorunun cevabını aramak gerekmektedir;

1. Osmanlı Devleti, yüzyıllarca bünyesinde barındırdığı, tebaası olarak itimat ettiği, kabullendiği, hatta “millet-i sâdıka” sıfatına layık gördüğü, dil, din, gelenek, göreneklerini serbestçe yaşama imtiyazını tanıdığı, kendi dinî ve eğitim kurumlarını açma, yönetme, serbestçe gazete, kitap, hem de kendi dillerinde yayınlama hakkını tanıdığı, iktisadî ve ticarî faaliyetlerde bulunmalarına müsaade, hatta teşvik ettiği, Avrupa’ya tahsile gönderdiği, devlet kadrolarında istihdam ettiği[2] Ermenileri, 1915'te hangi tarihî nedenlerle meskûn bulundukları mahallerden Suriye'nin kuzey taraflarına zorunlu göçe tabi tutma gereğini duymuştur?

2. Osmanlı Devleti, iddia edildiği gibi 1915'te 1,5 – 2, hatta 3 milyon Ermeni'yi vahşice katletmiş midir? Yada tam tersi bir şekilde aynı sorunun muhatabı Ermeniler midir?

XIX. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren Osmanlı Ermenilerinin Rusya, Amerika, İngiltere ve Fransa'nın tahrik, teşvik ve desteği ile Osmanlı Devleti topraklarının bir kısmı üzerinde ilk etapta muhtar, nihâi hedefte ise bağımsız bir Ermenistan Devleti kurmayı amaç edindikleri görülür.
[3] Bu doğrultuda Ayestafanos Antlaşması (5 Mart 1878)’nın 16.maddesi ve Berlin Antlaşması (13 Temmuz 1878)’nın 61. maddeleriyle Osmanlı Devleti, Ermenilerin çoğunlukta olduğu iddia edilen vilayet-i sitte (Vilayât-ı Şarkıyye: Erzurum, Van, Bitlis, Harput, Diyarbakır, Sivas)’de mahallî şartların gerektirdiği ıslahat ve düzenlemeleri yapmayı kabul etmek zorunda kalmıştır.[4] Osmanlı Devleti Berlin Antlaşması’nın taahhütlerini yerine getirmeye çalışmış, bu arada Ermeniler kurmuş oldukları Armenekan, Taşnaksutyun (Federasyon), Hınçak (Çan) gibi cemiyetlerin[5] organize ettiği tedhiş faaliyetlerine başlamışlardır. Ermeni tedhiş hareketleri çerçevesinde Kumkapı Nümayişi (1890), I. Sason İsyanı (1893), Babıali Yürüyüşü (1895), Zeytun ve Maraş İsyanlar (1895-1896), Van İsyanı, Osmanlı Bankası Baskını (1896), II. Sason İsyanı (1897), Yıldız Sarayı’nda II.Abdülhamid'e suikast girişimi (1905) olayları ilk akla gelenlerdir.[6]

Ermenilerin bağımsız bir Ermenistan kurma gayelerine matuf faaliyetleri, 1915 yılına gelinceye kadar aynı şiddet ve derecede devam etmiş, I. Cihan harbinin başlamasıyla devlet aleyhine giriştikleri faaliyetler had safhaya ulaşmıştır. Bu durumu I. Cihan Harbi esnasında Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun İstanbul’daki Büyükelçiliğinde askerî ateşe olarak görev yapmış olan General Joseph Pamiankowiski “Harbin başlamasından hemen sonra, Ermeni asıllı pek çok asker ile subay başlarında bir Ermeni mebusu ile sınırı geçtiler. Bunlar sonra Ermeni gönüllü teşkilatına girdiler. Bu teşkil edilen birlikler, Rus cephesindeki sınırdan geçerek Müslüman halkın oturduğu Türk topraklarını kasıp kavurdular. Ayrıca Ermeni çeteleri, Osmanlı ordusunun arkasında kalan Türk karakollarına, nakliye araçlarına ve tecrit edilmiş birliklere baskınlar düzenliyorlardı. Türk hükümeti ve ordu kumandanlığı Ermeni halkının büyük bir isyan çıkaracağından endişe ediyorlardı.” şeklinde tasvir etmiştir.
[7] Joseph Pamiankowiski’nin bu satırları, meseleyle ilgili olarak bir Batılının görüş ve gözlemlerini yansıtması açısından önemli olduğu kadar, Ermenilerin Osmanlı Devleti’ne karşı içinde bulundukları menfi faaliyetleri göstermesi bakımından da dikkate şayandır. Nitekim Pamiankowiski’nin işaret ettiği isyan Van’da çıkmış, 17 Mayıs 1915'te Van'ın Ruslar tarafından işgali esnasında Ermeniler, Van'da Rusların yanında yer almışlar, yardım etmişler, Müslümanları katletmeye başlamışlardır. Bunun üzerine Rus Çarı, 18 Mayıs 1915’te gönderdiği telgrafında, Ermeni ahaliyi kastederek ''Van halkına fedakarlığı dolayısıyla teşekkürlerimi bildiriniz.'' ifadesine yer vermiştir.[8]
Ermenilerin belirtilen türdeki faaliyetleri kendilerinin tehcire tabi tutulmalarını zorunlu kılmıştır. Ermeni tehcirinin nedenleri Dâhiliye Nâzırı Talat Paşa'nın Nisan 1915 tarihinde Sadârete sunduğu arzda aşağıdaki şekilde ifade edilmektedir
[9]:

1. Harp sahalarına yakın yerlerde bulunan Ermenilerin bir kısmı sınırlarını düşmana karşı müdafaa etmeye çalışan Osmanlı ordusunun hareketini güçleştirmektedir.
2. Ermeniler erzâk ve askerî mühimmatın sevkıyâtını zorlaştırmaktadırlar.
3. Düşman ile emel ve işbirliği yapmaktadırlar (tevhîd-i âmâl ve ef'âl etmektedirler).
4. Düşman saflarına katılmaktadırlar (Sûhûf-u âdâya iltihak).
5. Memleket dâhilinde askerî birliklere ve masum Müslüman ahaliye silahla (müsellahan) saldırmaktadırlar.
6. Osmanlı şehir ve kasabalarına saldırmakta, katliâm ve yağmacılık yapmaktadırlar.
7. Düşman deniz kuvvetlerine erzâk temin etmekte, müstahkem mevkileri göstermeye cüret etmektedirler.

Kısaca ifade edilmeye çalışılan sebeplerle Ermeniler zorunlu sevk ve iskâna tabi tutulmuşlardır. Amaç, düşmanla işbirliği yapan Ermenileri harp sahalarıyla yol kavşaklarına yakın olan yerlerden uzaklaştırmaktır. Askerî nedenlerden kaynaklanan bir nevi nefs-i müdafaadır. Bu durumda takip edilebilecek iki yol görülmekteydi. Birincisi, Ermenileri harp sahalarının dışına sevk ve iskân etmek. İkincisi de Ermenileri ülke sınırları dışına atmaktır. Bunun yanında Ermenilerin iddia ettikleri gibi onları belirtilen faaliyetleri sebebiyle yok etme, imha etme gibi bir yol, çare olarak asla düşünülmemiştir. Çünkü bu Türk’ün millî vasıflarına uymaz. Osmanlı Devleti doğal olarak mutedil olması bakımından birinci yolu takip etmekte tereddüt etmemiştir.

Tarihî demografi araştırmaları, her ne kadar tahmini rakamları ifade etme özelliğine sahip ise de tarihçi, nüfus konularında ileri sürülen iddiaların doğru olup olmadığını tetkik, tahkik ve tashih etmek için kaynaklara başvurarak, mümkün olduğu kadar objektif olmak şartıyla nüfus hesaplamalarına gitmek zorundadır. Nitekim 1915 Ermeni tehcirinde Osmanlı Devleti'nin 1,5 - 2, hatta 3 milyon Ermeni’yi katlettiği iddiaları karşısında Osmanlı ülkesindeki gerçek veya gerçeğe en yakın Ermeni nüfusunun bilinmesi gerekmektedir. Bu zaruret karşısında yapılan araştırmalar sonucunda Osmanlı Devleti’ndeki Ermeni nüfusunun;
1896'da 1.157.519
1905'te 1.173.233
1914'te 1.294.851 kişi olduğu görülmektedir.
[10]

Osmanlı ülkesindeki Ermeni nüfusunu, diğer nüfus meselelerinde olduğu gibi, mutlak olarak ortaya koymanın imkansızlığı göz önüne alındığında, farklı tarihlerde yerli ve yabancı kaynaklar tarafından verilen Ermeni nüfus miktarları çeşitlilik ve farklılık arz etmektedir.[11] Yanılma payını da göz önüne alarak, iyimser bir tutumla Ermeni nüfusunun 1914'te, Kamuran Gürün'ün de belirttiği gibi[12] azamî 1.300.000 kişi civarında olduğu söylenebilir. Aynı tarihte Osmanlı Devleti'nin toplam nüfusu ise 18.520.016 kişidir[13]. Ermeni nüfusunun toplam nüfusa oranı % 6,9'dur.

Bu rakamlardan da görüleceği gibi, Osmanlı Devleti sınırları içerisindeki Ermeni nüfusu tarihin hiç bir döneminde 1.300.000 kişiyi geçmemiştir. Gerçek böyle iken 1915'te 1,5 - 2, hatta 3 milyon Ermeni’nin katledildiği iddiaları tarihî temelden mahrum, tarihî bir realite olmaktan ziyade tarihî bir iftiradır. Böyle bir iddianın tarihî esası olmadığı gibi tarafsız olma yönü de bulunmamaktadır. Bu tarihe aykırılıktır, tarihî bir yanılgıdır, hatadır.

Yaşanan göç esnasında, resmî emirlere uymayan devlet görevlilerinin hissî davranışları, yiyecek maddelerinin azlığı, salgın hastalıklar, olumsuz iklim şartları ve yolculuk meşakkati gibi nedenlerle bir kısım Ermeni’nin hayatını kaybettiği bilinmektedir.
[14] Zorunlu sevk ve iskân esnasında emirler hilâfında hareket edenlerin tespit edildiği, bunun sonucu kusurlu görülenlerin divân-ı harpte yargılandığı, 1.397 kişinin idam da dahil çeşitli cezalara çarptırıldığı görülmektedir.[15] Ancak hayatını kaybeden Ermenilerin sayısı iddia edilen rakamlar karşısında çok cüz’i bir yekûnu oluşturmaktadır. Buna karşılık Ermeni tedhişi esnasında binlerce Türk'ün hayatını kaybettiği de bilinen bir gerçektir. Nitekim harp başlar başlamaz Ermeniler harekete geçmiş, kadın, erkek, çocuk, genç, yaşlı demeden yüzbinlerce Türk’ü katletmişlerdir. Köyleri, kasabaları ateşe vermişler, ulaşım yollarını kesmişler, kendileriyle birlikte hareket etmeyen Ermenilerle aynı tutumu sergileyen diğer Hıristiyanları katletmekten çekinmemiştir. Zeytun (Maraş), Kayseri, Bitlis, Van, Muş, Diyarbakır, Mamuretü’l-Aziz (Elazığ), Erzurum, Sivas, Urfa, Trabzon, Ankara, Adana, İzmit ve Bursa’da inanılmaz mezâlim gerçekleştirmişlerdir.[16] Bugün Muş, Bitlis, Van, Kars, Erzurum, Ankara, Kayseri, Sivas ve Adıyaman’da Ermeniler tarafından gerçekleştirilmiş katliamları belgeleyen 100’e yakın toplu mezar bulunmaktadır.[17] Nitekim Bogos Nubar, “Ermenilerin kayıpları çok olmasına rağmen, savaşta Türklerin kaybı Ermenilerinkinden az değildir. Bir Alman raporu, savaşta Türklerin toplam kaybını 2.500.000 veriyor.” demekten kendini alamamıştır.[18] Azmi Süslü, konuyla ilgili olarak Ermenilerin 1.000.000’dan fazla Türk’ü katlettiğini, 1.000.000’dan fazlasının göç etmek zorunda kalmasına sebep olduklarını belirtmektedir.[19] Ermeni soykırım iddiaları karşısında tarihin sayısal verileri mukâyese edildiğinde sonuç Türklerin mağduriyetini, haksızlığa uğradıklarını göstermektedir. Ermenilerin anti-Türk propagandası çerçevesinde gerek medyatik, gerekse siyasî yollarla Avrupa ve Amerika’da, 1915’te bir Ermeni katliamının yapıldığını ileri sürmesi, bunun tarihi bilmeyenler tarafından bilhassa dinî nedenlerden kaynaklanan hâlet-i ruhiyye ile benimsenmesi, yine Avrupa ve Amerika’daki devletlerin Ermeni meselesini tekrar tekrar gündeme getirme yönündeki faaliyetleri, ancak, siyasî, ekonomik ve emperyalist nedenlerle açıklanabilir. Bu durumda şu günlerde gündeme getirilen sözde Ermeni meselesi, Bilâl N. Şimşir tarafından “Osmanlı Devleti’nin zayıflama meselesi” olarak da tanımlanan[20] Şark meselesinin bir parçasının yeni bir görüntüsü olmaktan öteye gidememektedir. Oysa gerek kişi, gerekse millet/devlet bazında geçmişte meydana gelen olayları gerçeğe en yakın bir şekilde ortaya koyan bir bilim olan tarihin meseleyle ilgili verileri ortadadır. Bu bilim dalının en önemli dayanağını belgeler oluşturmaktadır. Yerli ve yabancı arşivler Ermeni meselesiyle ilgili belgelerle doludur. Bu arşivlere dayanılarak yapılan çalışmaların sayısı da oldukça fazladır ve Ermeni iddialarının hilâfına olan bilgileri ihtiva etmektedirler.

1915'te Osmanlı Devleti, Ermenileri zorunlu göçe tabi tutmakla, düşman saflarında yer alan, kendisine karşı faaliyetler içerisinde bulunan bir zümrenin menfi faaliyetlerinin önüne geçmeyi amaçlamıştır. Olağanüstü harp yıllarında vuku bulan bu zorunlu göç devlet nezaretinde belirli kurallar çerçevesinde yapılmaya çalışılmıştır. Ermenilerin göç esnasında mağdur olmamalarını sağlayacak tedbirler alınmıştır. Bu tarihî olay esnasında hiç bir şekilde soykırım amacı güdülmemiştir. Eğer böyle bir zihniyet içerisinde olunmuş olsaydı, iddia edildiği şekilde bir soykırım tarihin daha erken dönemlerinde, şartların daha müsait olduğu zamanlarda gerçekleştirilmez miydi? Oysa Ermenilerin 800 yıl Türk idaresinde yaşadığı ve kendilerine dinî, sosyal, kültürel ve ekonomik imtiyazlar verildiği, huzur ve sükûnet içinde hayatlarını sürdürdükleri, kimliklerini yüzyıllarca korumada adaletli siyasetin önemli bir rolü olduğu bilinmektedir. Arşivler, konu ile ilgili ilmî araştırmalar buna dair somut örneklerle doludur. Hal böyle iken, Ermeni iddialarının aksine XX. yüzyıl başlarında meydana gelen olaylar Türklere Ermeni mezâlimini hatırlatmaktadır ve bu konudaki Avrupa’nın gayri ilmî, kasıtlı tutum ve davranışları göz önüne alındığında, meselenin ahlâki boyutta Türklere karşı tertiplenen bir Avrupa mezâlimi şekline büründüğü üzüntüyle müşâhede edilmektedir.
-----------------------------------------------------------------------

Dipnotlar
---------
[1] General Mayewski, Les Massacres d’Arménie, 1916, s. 13.
[2] Adnan Şişman, “Tanzimat Döneminde Fransa’ya Gönderilen Gayri Müslim Osmanlı Öğrencileri”, X.Türk Tarih Kongresi , Ankara 1994, s. 2515-2533.
[3] Amerikalılar da bu hedef doğrultusunda Gayri Müslimler arasında, özellikle Ermeniler üzerinde XIX. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren faaliyetlerde bulunmuşlardır. Bu yolda Osmanlı Devleti topraklarında okul, kilise, yetimhâne, hastane ve çocuk yuvaları gibi sosyal ve kültürel müesseseler açmışlardır. Böylelikle hem ticarette kendilerine yardımcılar yetiştirmişler, hem de siyasî alanda onların haklarını arama bahanesiyle Osmanlı Devleti’nin iç işlerine karışma fırsatı bulmuşlardır. Bilhassa Ermeniler arasında başarılı olmaları ekseri Amerikan kurumlarının alt kademe yöneticileri arasında Ermeni kökenlilerin çoğunluğu teşkil etmesinden anlaşılmaktadır. Kurmuş oldukları sosyal görüntülü müesseselerde Gayri Müslimlerin fikir, kültür, ekonomik ve siyasî hayatlarını yönlendirmede etkin bir rol oynamışlardır. Milliyetçilik cereyanının toplumları etkilediği bir dönemde okullarında özellikle Bulgaristan’ın muhtariyet kazandığı Berlin Antlaşmasından sonra, Ermeni öğrencilerinin sayılarının arttığının görülmesi sonuçsuz kalmamıştır. Buralardan yetişenler Osmanlı Devleti’ne karşı faaliyette bulunmakta gecikmemişlerdir. (Bkz. Adnan Şişman, Osmanlı Devleti’nde XX. Yüzyıl Başlarında Amerikan Sosyal ve Kültürel Müesseseleri, Balıkesir 1994, s. 11-12, 77-78.)
[4] Kamuran Gürün, Ermeni Dosyası, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 1985, s. 106-112.
[5] Bu cemiyetlerin kuruluş, kuruluş amacı ve faaliyetleri hakkında bkz. Nejat Göyünç, Osmanlı İdaresinde Ermeniler, Gültepe Yayınları, 1983, s.62-65; Gürün, a.g.e. , s. 128-134.
[6] Bu olayların ayrıntıları için bkz. Esat Uras, The Armanians in History And The Armanian Question, Documantary Publications, İstanbul 1988, s. 713-789; Ayrıca İstanbul’da Osmanlı Bankası Baskını üzerine Osmanlı Dışişleri Bakanı Tevfik Paşa’nın Londra’daki Osmanlı elçisi Antopulas Paşa’ya hitaben gönderdiği 27 Ağustos 1896 Tarihli telgraf yazı için bkz. Documents Diplomatiques Ottomans Affaires Arméniennes, Volume IV (1896-190), (Yay: Bilal N. Şimşir), Türk Tarih Kurumu, Ankara 1999, s. 56-57; Yine Ermenilerin Zeytun ve Maraş ayaklanmaları nedeniyle Osmanlı Dışişleri Bakanı Said Paşa’nın dış ülkelerdeki tüm Osmanlı temsilciliklerine hitaben yazdığı 31 Ocak 1895 tarihli 16192/178 nolu telgraf için bkz. A.g.e., Volume III (1895-1896), Ankara 1999, s. 58; Londra’daki Osmanlı Elçisi Rüstem Paşa’nın Osmanlı Dışişleri Bakanı Said Paşa’ya gönderdiği 31 Ekim 1895 tarih ve 20286/869 nolu yazı için bkz. A.g.e., Volume III, s. 60; Hüseyin Nâzım Paşa, Ermeni Olayları Tarihi I-II, (Hazırlayanlar: Necati Aktaş Mustafa Oğuz, Mustafa Küçük), T.C. Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı, Yayın No: 15, Ankara 1994.
[7] Joseph Pamiankowiski, Osmanlı İmparatorluğu’nun Çöküşü 1914-1918 I. Dünya Savaşı, (Çev: Kemal Turan), Kayıhan Yayınları, İstanbul 1990, s. 143.
[8] Gürün, a.g.e., s. 224.
[9] Göyünç, a.g.e., s. 13-15.
[10] 1893-1914 tarihleri arasındaki muhtelif yıllardaki Ermeni nüfusu hakkında bkz. Kemal Karpat, “Ottoman Population Records and the census of 1881/82-1893”, International Journal of Middle East Studies, 9 (1978), s. 237-274; Stanford J. Shaw, “Ottoman Population Movements during the last years of the Empire, 1885-1914: Some Preliminary Remarks'', Osmanlı Araştırmaları, I , s. 191-205; Gürün, a.g.e., s. 85-104.
[11] Bu konudaki nüfus enflasyonu için bkz. Azmi Süslü, “Tehcir Olayındaki Gerçekler”, Ondokuzmayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, S: 6, (Samsun 1991), s. 272-273.
[12] Gürün, a.g.e., s.103.
[13] Shaw, a.g.m., s. 198-204’ten naklen İlhan Gedik, Sözde Ermeni Meselesi ve Vilayat-ı Şarkiyye’de Demografik Yapı 1875-1915, Niğde 1996, s. 20.
[14] Salahi R.Sonyel, Minorities And The Destruction Of The Ottoman Empire, Turkish Historical Society Printing House, Ankara 1993, s.408. Azmi Süslü, Armanians and the 1915 Event of Displacement, Yüzüncüyıl University Rectorship Puplication, Ankara 1994, s. 128.
[15] Göyünç, a.g.e., s. 20.
[16] Süslü, a.g.e., s. 67; Cemalettin Taşkıran, “Milli Mücadelede Ermeni Meselesi”, Askeri Tarih Bülteni , S: 38, Şubat 1995, s. 87.
[17] Süslü, a.g.e., s. 92; Aynı müellif, a.g.m., s. 273.
[18] Sonyel, a.g.e., s. 408.
[19] Süslü, a.g.e., s. 94.
[20] Bilâl N. Şimşir, Apérçu Historique Sur La Question Arménienne, Puplication de La Societé Turque d’Histoire, Ankara 1985, s. 1.

http://www.aku.edu.tr/ata/makaleler/ermeni.htm



Cumartesi, Ocak 28, 2006

* Ermeni Terörü -Batı'nın Tutumu

BATI ERMENİLERİ NASIL KULLANDI?

ORHAN KOLOĞLU.
Popüler Tarih / Mart 2001. Sayfa 34-39

Doksan Üç Harbi diye bilinen 1877-78 Savaşı'nda, Rusya karşısındaki yenilgi, Osmanlı devletinin parçalanma sürecinde son genel işareti verir.

Osmanlı toplumunu oluşturan dini ve etnik cemaatlerin belli başlıları, kendi ulusal bağımsızlıkları için ciddi karar verme aşamasına gelirler. Ve tabii o arada, o zamana kadar böyle bir eğilim göstermemiş olanlarda da aynı arzu belirir. Müslüman kesimde bile (Arnavutlar, Araplar) bu amaçla örgütlenmelerin başlaması, Avrupalıların geldiği yere, Asya'ya dönmesi için yırtındıkları 'Hasta Adam'ın sonunun geldiğine herkesin inanmasındandır.

Bu milliyetçi akımlar arasına, 19. yüzyılın ikinci çeyreğinden beri 'Milleti Sadıka' denilerek devlet yönetiminde ön planda rol oynayan Ermeniler de katılır.Doğu Anadolu'nun Rus ilgi alanına girmesi, İngiltere'yi, Ermenilerle ilişkiye yöneltti.

RUSYA FAKTÖRÜ

Avrupa devletlerinin doğrudan müdahalesine izin vermeyen bir coğrafyada yaşamaları nedeniyle Ermeniler, Rusya ile yakından ilişki kurmak zorunda bulunuyorlardı.

18. yüzyılın sonundan beri Kırım ve Kafkaslar üzerinden güneye inen Çarlığın, kendilerine direnen Çerkesleri nasıl ülkelerinden sürdüklerini ve bunların Osmanlı ülkesinde, Balkanlar, Anadolu ve Suriye gibi uzak bölgelere göç etmek durumunda kaldıklarını, Ermeniler de biliyorlardı. Dolayısıyla bağımsızlığı hedef koysalar da Rus gücüne rağmen bir şey yapamayacaklarının bilincindeydiler.

19. yüzyılın sonunda bölgedeki çekişme, o dönemin en büyük gücü kabul edilen İngiltere ile Rusya arasındaydı. Rusya'nın Hindistan'a inmek istediği ve rakibinin de bunu engellemenin yollarını aradığı biliniyordu. Çarlığın bölgedeki ulusları yanına çekme çabalarını dengelemek için de İngiltere, bunlarla ilişki kurma ve destek verme girişimlerini hiç ihmal etmemişti. Londra hükümeti Çerkesleri vuruşmaya teşvik etmiş; ama fiili bir şey yapmamış, sürülmeleri karşısında da tepki göstermemişti.

1877-78 Savaşı sonrasında, Doğu Anadolu'nun Rus ilgi alanına girmesi, İngiltere'yi rahatsız etmiş ve bölgedeki nüfus çoğununu oluşturan Müslümanlarla (Türk ve Kürtler) anlaşamadığı için, Ermenileri yanına çekme tezgahlarını kurmuştur.

Sevr sırasında:

ABD'li uzmanlar konuşuyorABD Başkanı Wilson'un uzmanları, Bolşevik ve Türklere karşı Ermenileri savunmak için, en az 200 bin kişilik bir Amerikan ordusuna ve yıllık 276 milyon Amerikan Doları tutarında bir ödeneğe gerek olduğunu hesaplayıp işe karışmamayı önerirlerken, İngiliz Başbakanı Lloyd George'un tavrı da Ermenilerle açıkça alay etmekle sınırlıydı. Sevr'in Avam Kamarası'ndaki tartışmalarında da Ermeni olayının, genel 'Doğu politikaları' içinde önemli bir yere sahip olmadığını açıklamaktan kaçınmadı İngiliz Başbakanı:

"Özellikle rica ediyorum, Erzurum taraflarındaki bazı sıkıntılar nedeniyle, bütün Doğu politikasını değiştirmeyelim."

1876 BULGAR YÖNTEMİ

İngiliz devlet adamı Gladstone'un kampanyaları Babıâli karşısında Ermenilerin koruyucusu görünmek amacını güderken, Rusya ile girişilen yarışta, bölgede yandaş sağlamaya da yönelikti, iki taraftan da maddi ve manevi destek gören Ermeniler bunun karşılığını, liderlerinden Çeraz'ın belirlediği '1876 Bulgar yöntemi'ni uygulayarak vermişlerdir.

Osmanlı topraklarının paylaşımını planlayan 'Sykes-Picot' gizli antlaşmasının mimarı Albay Georges Picot'tur.Bu yöntem, ani baskınla çok sayıda Türk ve Müslüman'ı öldürmek; onların kızıp daha çok Hıristiyan'ı öldürmesi karşısında, Avrupa kamuoyunu, 'işte Türkler soykırım yapıyor' diye ayaklandırmaktan ibaretti.

Bu tür olaylarda öldürülen Türklerin sayısı. Batı basınına pek nadiren yansımış, ama Hıristiyan kurbanların sayısı, daima 10'la, 100'le çarpılarak kamuoyuna sunulmuştur. Nitekim Ermeni kurbanlarının sayısı da böylesine abartılarak, bütün dünyada mevcut Ermenilerin iki misline kadar çıkarılmıştır.

BATININ 1915 TAKTİKLERİ

Batılılar bahsettiğimiz taktiklerini, 1915'te de tekrarladılar. 1910 yılında Taşnak Partisi'nin Brüksel'deki Sosyalist Enternasyonal'e sunduğu raporda, Anadolu'nun her köyünde silah depolan kurduğu ve militanlara silah talimleri yaptırttığı hakkındaki itirafları hep unutulmuş, o güne kadar yaptıkları terörizme ek olarak, Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı ordusunu arkadan vurma girişimleri de tamamen göz ardı edilmiştir.

GİZLİ ANTLAŞMALAR ŞOKU

Tek tek bazı kasabalar dışında, bölge olarak hiçbir yerde nüfus çoğunluğuna sahip olmayan Ermenilerin, terörle diğer Türk ve Kürtleri kaçırarak daha fazla sayıda bulunduklarını ispatlama çabaları da Sevr için verdikleri listelerdeki rakamların da gösterdiği gibi eylemlerin amacını belli etmiştir.

Bütün bu girişimleri kendileri için, bağımsızlıkları için yaptıklarını sanırken Ermenilerin, İngiltere, Fransa, Rusya arasında imzalanan ve I. Dünya Savaşı'ndan sonra Osmanlı topraklarının nasıl paylaşılacağını planlayan Sykes-Picot gizli antlaşmalarından haberleri yoktu.

Ermeniler için bağımsızlık düşünülmüyor, Rus idaresi altına girmeleri öngörülüyordu. Nitekim Bolşevikler, 1917 sonunda bu anlaşmayı dünyaya açıklayınca, ilk şoku yaşamışlardır.

Osmanlı devletinin 1918 Ekim'inde teslim olmasından sonra da esasen Türk bölgelerinden uzaklaştırılmış olan Ermeniler, Bolşeviklerin egemenliği altına girmekten kurtulamadılar. Osmanlı devletine karşı eylem için kendilerini teşvik etmiş olan Fransa ve İngiltere'den yardım istediklerinde Ermeniler başlarının çaresine bakmaları nasihatından başka bir şey almadılar!
İngilizlerin, Azerbaycan petrolünü kontrol altına almak için silahlandırdıkları Ermeni birlikleri Bakü civarında yenilince, bunların yerini, 'Staffords' özel İngiliz güçleri almıştı. 1919'da Azerbaycan'ı işgal eden İngilizlerin kurmay heyeti ve gözlemci bir Amerikan subayı (altta).
İngiltere itiraf ediyor: 'Felaket götürdük...'İngiliz Koloniyal Ofis'in resmi yayını 'Near East' dergisi, önceleri (18 Temmuz 1919), Milli Liberal Kulüp'teki bir konuşmada, "Geçmişte Osmanlı İmparatorluğu'na yönelen politikamız, orada yaşayan Hıristiyan halklar için felaket getirmiştir," dendiğini aktarmaktan çekinmiyordu. Ama Amerika'daki dalgalanmaları fark edince bundan yararlanmak fırsatını kaçırmadı. 1 Nisan 1920 tarihli sayısında, "Anadolu'da bir kıyım varsa, bunun nedeni, Amerika'nın Yakın ve Ortadoğu barışında hissesine düşeni

üstlenmemesindendir," diye yazmıştı.

Yine aynı derginin 23 Aralık 1920 tarihli sayısındaki 'İstanbul Mektubu'nda ise şu kayıt vardı: "Ermenistan, Türkiye ile Bolşevikler arasında paylaşıldı. Bu durumda Bay Wilson'un, Ermenistan sınırlarını saptayacağını söylemesi, dertli yaralıya hakaret etmekten başka bir şey değildir."

'SORUMLULUK ABD'YE' ÇABASI

Sorumluluktan kurtulmak için de Amerika'yı ilgilendirmeye çalışmaktan da geri kalmadılar. Ancak bölgedeki petrollerin paylaşılıp, kendisine sadece Bolşeviklerle mücadelenin bırakıldığını fark eden ABD de, gönderdiği heyetlerin raporları doğrultusunda, hemen kaçmayı yeğledi. Bir süre daha oyuna devam eden, Fransa oldu.

Osmanlı'ya karşı ayaklanmaları durumunda, kendilerine bağımsızlık vaad edilmiş olan Araplar, Suriye ve Lübnan'da, silah zoruyla himaye altına sokulmaya karşı savaşırlarken; Fransız güdümünde oluşturulan Ermeni birlikleri, Urfa-Antep-Adana bölgesinde yine terörizme ve kıyıcılığa yönelmişlerdi.

Kurtuluş Savaşı'nın örgütlenmesinden önce, bu bölgedeki halkın kendiliğinden silaha sarıldığını biliyoruz.

Bölgeyi tamamen ele geçirme yönündeki çabalarını, Sakarya Zaferi'nden sonra Fransa, Ankara ile şartsız anlaşmaya razı oluncaya kadar sürdürdü (Ekim 1921).

Her zamanki gibi, pazarlıklardan yine Ermenilerin haberi yoktu. Ocak ayında, bir televizyon programında, Türkiye Ermenilerinden Hrant Dink'in söylediği gibi, günün birinde Fransız askerleri atlarının nallarının altına keçe bağlayıp sessizce, yani Ermenileri uyandırmadan çekildiler. Böylece Ermenilere de, olabildiğince hızlı bir şekilde Suriye'ye kaçmaktan başka seçenek bırakmadılar. Sevr Antlaşması'na geniş sınırlı bir bağımsız Ermeni devleti maddesini koydurmayı başaran Avrupa'daki Ermeni politikacılarının hayalciliği, Sevr'in gerçekleşebileceğini uman Batılılarınki kadar büyüktü.

KURTULUŞ SAVAŞI'NDA DOĞU CEPHESİ

Türk orduları bir yürüyüşle bugünkü sınırlarına vardılar ve 2-3 Aralık 1920 Gümrü Antlaşması'yla, Sevr'in imzasının üzerinden dört ay geçmeden, Ermeni devleti, bütün toprak isteklerinden vazgeçtiğini onayladı. 13 Ekim 1921'de imzalanan Kars Antlaşması'yla da bu kararlar bir kere daha resmileştirilmiş oldu.

Olaylar böyle gelişirken, Ermenilerin başlıca kışkırtıcıları ne diyorlardı?.. Fransa'nın en ciddi gazetesi Le Temps, l Aralık 1920 tarihli başyazısında şunları söylüyordu: "Sevr Antlaşması'm hazırlayanlar neye benziyor, biliyor musunuz? Tavşanını unutmuş olan ve şapkasından hiçbir şey çıkaramayan bir sihirbaza."

New York Times (21 Kasım 1920), hayalcilikleriyle alay ediyordu: "Başkan Wilson en sonunda müttefiklerin istekleri üzerine saptamış olduğu Ermenistan sınırlarını ilana hazır. Ama bu arada, Ermenistan var olmaktan çıktı."

LORD CURZON'UN ERMENİ YORUMU

Hiç de 'Türksever' olmadığı bilinen İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Curzon, Ermeni Soykırımı'nı gündeme getiren Vikont Bryce'a, 11 Mart 1920 günü, Lordlar Kamarası'nda verdiği yanıtta gayet netti: "Dünyanın bu bölgesinde Ermeniler -hatta son haftalarda da bazı kimselerin sandığı gibi masum kuzucuklar olarak davranmamışlardır. Şu anda elimde, onlar tarafından son derece vahşi ve kana susamış tarzda işlenmiş saldırılara ilişkin bir sürü rapor var. Unutalım bunu. Kuzey Ermenistan'daki Ermenilerin ne kıyım, hatta ne de saldırı tehlikesinde olduklarına inanmıyorum. "

Fransızların ağzından Batı'nın günahları1920'lerde, Fransız Le Temps gazetesindeki iki başyazıda 'Avrupalı büyüklerin' günahları, açık bir biçimde itiraf edilir:
"Batılı büyük devletlerin hatasını şimdi, kabul ettirme olanaklarının yokluğu hesap edilmeden özgürlükleri tanınan Kafkasya'nın küçük halkları ödüyor." (10 Kasım 1920)
"Müttefiklerin elinde şimdi hayali bir anlaşma var ve müttefiklerin bu işin çözümü için doğuda ortak ettikleri küçük milletler, Ermenilerin şahsında bunun cezasını ödüyorlar." (12/13 Kasım 1920) Gerçi o dönemdeki Avrupa basınında, böylesine bol özeleştiriye rastlanıyordu; ama, bütün suçları Türklere yüklenmek için söylenen ve yapılanların, bunların belki bin katı olduğunu belirtmek de, abartma sayılmamalıdır.


BAŞBAKAN LLOYD GEORGE'UN SÖZLERİ

Daha da 'Türksevmez' olan Başbakan Lloyd George ise Sevr'in imzasından önce, 1920 Mart'ının sonundaki bir konuşmasında, onların artık yardım edilebilecek niteliği kaybettiklerini ve kendi başlarının çaresine bakmaları gerektiğini şöyle anlatıyordu:

"Ermenistan Cumhuriyeti'nin geleceği, doğrudan doğruya Ermenilerin kendilerinin özgürlüklerini savunmaya hazır olup olmamalarına bağlıdır. Eğer isteseler, 40 bin kişilik bir ordu toplayabilirler ve Büyük Britanya veya müttefiklerinden biri, onlara teçhizat yönünden yardımcı olabilir. Durmadan diğer ülkelerin sırtına yük olacak ve yalvarılar, çağrılar gönderecek yerde, bırakalım kendi kendilerini savunsunlar."

MİSYONERLERİN ÇALIŞMALARI

Lloyd George, Ermeni olayını en çok Amerikalıların misyonerler aracılığıyla kışkırttığını, ama şimdi himayeye almaktan kaçındığını vurgulayıp, sorumluluktan ülkesini sıyırmaya da özen gösteriyordu. Yöneticilerinin ihtiyatlılığına karşılık, Amerikan kamuoyundaki sorumsuz çıkışlardan yararlanmaktan da geri kalmadı.

Başkan Wilson'un girişimlerini yetersiz bulan Cumhuriyetçi Parti, 1920 Haziran'ı ortasındaki konvansiyonunda, parti programına bir prensip kararı koymuştu: "Ermeni halkı ile kalbimizin içinden sempatileşiyoruz ve gücümüzün yettiği bütün olanaklarla kendilerine yardıma hazırız." Ancak bu sözlerin hemen arkasında, küçücük bir ek vardı: "Ama himayemize almaya, manda yönetimi kurmaya karşıyız." (26 Haziran l920 tarihli Le Temps)

AMERİKAN KOMİSYONU

İngiliz resmi çevrelerinin, Sevr'i isteyen ve imzalayan sanki kendileri değilmiş gibi davranışlarına Amerikan tepkisi, Ortadoğu'yu gezen Amerikan Soruşturma Komisyonu ve Amerikan-Asya Birliği aracılığıyla geldi, hem de 'emperyalizm' sözcüğünü esirgemeden: "Amerika'nın kaçındığı, geri kalmış halklara karşı sorumluluk değildir. Tedavi edilemez emperyalizmin akıl almaz karmakarışık oyunlarına gelmekten kaçınıyoruz. Ermenilerin yardım çağrıları, Büyük Britanya'nın emelleri için (Ortadoğu'nun doğal sınırları Kafkas Dağları'nı elde tutmak için) düzenlettirilmiştir. İngilizler hiçbir çıkarları olmasaydı, oralarda bulunmazlardı."

Amerikalıları rahatsız eden, bir yandan Bolşeviklerle savaş iddialarını ileri süren İngiltere'nin, diğer yandan Lenin'in temsilcisi Krassin ile mali konularda bir anlaşmaya varması olmuştu.

New York Times, 11 Mayıs 1920'de anımsatıyordu: "Ocak ayında İngilizler Kafkasya'ya ordu göndereceklerdi. Sonra Lloyd George birden vazgeçti. Bolşeviklerle ticaret yaparak anlaşmayı tercih etti. Denikin'e vermek istemediğini, şimdi Troçki'ye veriyor. Ermeniler için, elde edebilecekleri kadarını sağlamağa çalışmaktan başka yapacak şey kalmadı. Ve bu arada, büyük devletler bol suyla abdest alacak, temizlenecek ve birbirlerini ellerinin temiz olduğuna ikna edeceklerdir."

Aynı yayın organı, 13 Kasım 1920'de de ekliyordu: "Ermenistan'a dost görünen büyük Hıristiyan devletlerinden hiçbiri, herhangi bir şey yapmakla ilgili görünmüyor; umursamıyorlar bile." 1920-22 yıllarının Amerikan gazeteleri üzerinde yaptığım taramalarda, Ermeniler tarafından gönderilmiş okuyucu mektuplarında, ırkdaşlarını ileri itip sonra terk eden Batılılardan 'eli kanlı umursamazlar' diye bahsedildiğine çok rastlamışımdır...

ERMENİ TERÖRÜ

Türklere yönelik, başta ASALA olmak üzere Ermeni terör örgütlerinin saldırıları, 1973 yılında başladı ve aralarında diplomatlar, güvenlik görevlileri ve işadamlarının da bulunduğu 41 Türk vatandaşı katledildi.

(Esenboğa olayında 6 Türk ve 2 yabancı, Orly olayında 2 Türk ve 6 yabancı, İstanbul Kapalıçarşı olayında 2 Türk ve diplomatlara yönelik saldırılar sırasında da (1978 Madrit ve 1983 Belgrad) 2 yabancı Ermeni terörünün kurbanı oldu.)
Türklere yönelik saldırılar, 1984 yılı sonunda kesildi.

Ermeni Terörü

27 Ocak 1973 - Los Angeles (ABD) Mehmet Baydar - Bahadır Demir

* Türk vatandaşlarına yönelik ermeni saldırıları, 1973 yılında başladı. Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Mehmet BAYDAR ve Konsolos Bahadır DEMİR, 78 yaşındaki Amerikan uyruklu ermeni Gurgen (Karakin) Yanikiyan tarafından şehit edildi.
Elinde bulunan Abdülhamit'e ait bir tabloyu Türkiye'ye armağan etmek istediğini bildirerek, Baydar ve Demir'i Santa Barbara'daki Baltimore Oteline davet eden Yanikiyan, iki diplomatı otelde silahla üzerlerine ateş açarak öldürdü. Cinayetten sonra tutuklanan ve müebbet hapis cezasına çarptırılan Yanikiyan, 31 Aralık 1984 tarihinde af ile serbest bırakıldı. Yanikiyan, serbest kaldıktan kısa bir süre sonra öldü.
Türk diplomatlara karşı ilk saldırı olarak nitelenen bu olay, daha sonra bir cinayetler zincirini başlattı ve örgütlü Ermeni terörüne örnek oluşturdu.

22 Ekim 1975 - Viyana (Avusturya) Daniş Tunalıgil

* Türkiye'nin Viyana Büyükelçisi Daniş TUNALIGİL, büyükelçiliği basan 3 terörist tarafından şehit edildi.

20 Şubat 1975'de Beyrut'taki THY bürosu bombalandı. Olayı, Gizli Ermeni Ordusu Esir Yanikiyan Gurubu üstlendi. Olay yerine bırakılan mektupta, "Ermenilerin haklı davasında emperyalistlere karşı mücadele edileceği, eylemlerin Türkiye, İran ve ABD'yi hedef alacağı, bu bombalama eyleminin de bir başlangıç olduğu" bildirildi.

22 Ekim 1975 tarihinde, otomatik silahlı 3 kişi, Türkiye'nin Viyana Büyükelçiliği'ne girerek kapıdakileri etkisiz hale getirdikten sonra Büyükelçi'nin makam odasına girdiler. Burada Daniş Tunalıgil'e Türkçe, "Siz Sefir misiniz?" diye soran ve "Evet" yanıtını alan saldırganlar, Tunalıgil'i otomatik silahlarla taradılar. Tunalıgil, olay yerinde can verdi. 3 terörist, hızla binayı terkederek, bir otomobille uzaklaştılar.

24 Ekim 1975 - Paris (Fransa) İsmail Erez - Talip Yener

* Türkiye'nin Paris Büyükelçisi İsmail EREZ ve makam şoförü Talip YENER, büyükelçilik yakınlarında katledildi. Büyükelçi Erez'in makam aracı, yerel saatle 13.30 sıralarında Büyükelçilik yakınındaki Seine Nehri üzerindeki Bir Hakeim Köprüsü'nde pusuya düşürüldü. İsmail Erez ve makam şoförü Talip Yener, otomatik silahlarla taranarak öldürüldü. Saldırıyı "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları" adlı örgüt üstlendi.

16 Şubat 1976 - Beyrut (Lübnan) Oktar Cirit

* Türkiye'nin Beyrut Büyükelçiliği Başkatibi Oktar CİRİT, bir salonda otururken, Ermeni terörizminin kurbanı oldu. Saldırıyı ASALA üstlendi. ASALA ilk kez bu cinayetle adını ortaya attı.

9 Haziran 1977 - Roma (İtalya) Taha Carım

* Türkiye'nin Vatikan Büyükelçisi Taha CARIM, büyükelçilik ikametgahının önünde iki teröristin açtığı ateş sonucu öldü. Saldırıyı bu kez "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları" adlı örgüt üstlendi.

2 Haziran 1978 - Madrit (İspanya) Necla Kuneralp - Beşir Balcıoğlu

* Türkiye'nin Madrit Büyükelçisi Zeki KUNERALP'in makam aracına 3 terörist tarafından ateş açıldı. Arabada bulunan büyükelçinin eşi Necla KUNERALP ile emekli büyükelçi Beşir BALCIOĞLU, hayatlarını kaybettiler. Saldırıyı "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları" adlı örgüt üstlendi. Bu olayda, ilk kez bir yabancı da Ermeni teröristlerin Türklere yönelik saldırısı sırasında öldü. Makam Şoförü İspanyol Atonyo TORRES, teröristlerin kurşunlarına hedef oldu.

12 Ekim 1979 - Lahey (Hollanda) Ahmet Benler

* Hollanda'daki Türkiye Büyükelçisi Özdemir BENLER'in oğlu Ahmet BENLER, silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Olayı bu kez hem "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları" hem de ASALA ayrı ayrı üstlendi.

22 Aralık 1979 - Paris (Fransa) Yılmaz Çolpan

* Türkiye'nin Paris Turizm Müşaviri Yılmaz ÇOLPAN, bir teröristin saldırısı sonucu katledildi. Bu olay, Ermeni terörizminin Paris'teki ikinci saldırısı oldu. Olaydan sonra haber ajanslarına telefon eden bir kişi, Roma, Madrit ve Paris'teki eylemlerden "Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları" adlı örgütün sorumlu olduğunu bildirerek, "Türk Hükümeti Ermenilere hak tanımadığı için Avrupa'daki Türk diplomatlarını öldürüyoruz" dedi.

31 Temmuz 1980 - Atina (Yunanistan) Galip Özmen - Neslihan Özmen

* Türkiye'nin Atina Büyükelçiliği İdari Ataşesi Galip ÖZMEN ile 14 yaşındaki kızı Neslihan ÖZMEN, bir teröristin silahlı saldırısı sonucu katledildiler. Galip Özmen'in eşi Sevil ÖZMEN ve oğulları Kaan ÖZMEN olaydan yaralı olarak kurtuldular. Saldırıyı bu kez ASALA üstlendi.

17 Aralık 1980 - Sidney (Avustralya) Şarık Arıyak - Engin Sever

* Türkiye'nin Avustralya Başkonsolosu Şarık ARIYAK ile koruma görevlisi Engin SEVER, Ermeni terörizminin kurbanı oldular.

1980 yılında ayrıca; - 6 Şubat'ta Türkiye'nin İsviçre Büyükelçisi Doğan Türkmen, Bern'de uğradığı saldırıdan yara almadan kurtuldu. - 17 Nisan'da Türkiye'nin Vatikan Büyükelçisi Vecdi Türel'in makam aracına ateş açıldı. Türel ve koruma görevlisi Tahsin Güvenç saldırıdan yaralı olarak kurtuldular. - 26 Eylül'de Türkiye'nin Paris Büyükelçiliği Basın Danışmanı Selçuk BAKKALBAŞI, uğradığı silahlı saldırıda yaralandı.

4 Mart 1981 - Paris (Fransa) Reşat Moralı - Tecelli Arı

* Türkiye'nin Paris Büyükelçiliği Çalışma Ataşesi Reşat MORALI ile din görevlisi Tecelli ARI, Çalışma Ataşeliği'nden çıkıp arabaya binecekleri sırada 2 teröristin saldırısına uğradılar. Moralı saldırı sırasında hayatını kaybederken, din görevlisi Arı, ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede öldü. Saldırıyı ASALA üstlendi. Bu olay ile Ermeni terörizminin, Paris'teki üçüncü katliamı oldu. Türkiye, Türk diplomatlarını etkin bir şekilde korumadığı için Fransa'ya protesto notası verdi.

9 Haziran 1981 - Cenevre (İsviçre) M. Savaş Yergüz

* Türkiye'nin Cenevre Başkonsolosluğu Sözleşmeli Sekreteri Mehmet Savaş YERGÜZ, evine gitmek üzere konsolosluktan ayrıldıktan hemen sonra uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetti. Saldırıyı ASALA üstlendi. Olaydan sonra yakalanan Lübnan uyruklu Ermeni terörist Mardiros Camgozyan, 15 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı.

24 Eylül 1981 - Paris (Fransa) Cemal Özen

* Türkiye'nin Paris Başkonsolosluğu ile Kültür Ataşeliği'nin bulunduğu binayı işgal eden 4 ermeni terörist, 56 Türk görevli ve vatandaşı rehin aldı. Teröristler, kendilerine müdahale etmek isteyen güvenlik görevlisi Cemal ÖZEN'i öldürdüler, Başkonsolos Kaya İNAL'ı yaraladılar. Ermeni teröristler, Türkiye'de siyasi tutuklu 12 kişinin salınarak Paris'e getirilmesini istediler. İsteklerinin kabul edilmeyeceğini anlayan teröristler 15 saat sonra polise teslim oldular. Türkiye, Fransa'yı bir kez daha uyarırken, Fransa da saldırıyı kınadı. Olayı ASALA üstlendi. Saldırıyı gerçekleştiren 4 ermeni terörist, Vasken Sakosesliyan, Kevork Abraham Gözliyan, Aram Avedis Basmaciyan ve Agop Abraham Turfanyan, 31 Ocak 1984'de Fransa'da 7'şer yıl hapis cezasına çarptırıldılar. Mahkemenin sonucu Türkiye'de büyük tepkiyle karşılandı.
1981 yılında ayrıca; - 2 Nisan'da Türkiye'nin Kopenhag Çalışma Ataşesi Cavit Demir, oturduğu apartmanın asansöründe uğradığı silahlı saldırıdan yaralı olarak kurtuldu. - 25 Ekim'de Türkiye'nin Roma Büyükelçiliği İkinci Katibi Gökberk Ergenekon, yolda yürürken saldırıya uğradı. Ergenekon, olaydan hafif yaralarla kurtuldu.

28 Ocak 1982 - Los Angeles (ABD) Kemal Arıkan

* Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal ARIKAN öldürüldü. Arıkan'ın katili Taşnak militanı Hampig Sasunyan, müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

5 Mayıs 1982 - Boston (ABD) Orhan Gündüz

* Türkiye'nin Boston Fahri Başkonsolosu Orhan GÜNDÜZ, uğradığı silahlı saldırıda öldü.

7 Haziran - Lizbon (Portekiz) Erkut Akbay - Nadide Akbay

* Türkiye'nin Lizbon Büyükelçiliği İdari Ataşesi Erkut AKBAY otomobilinde uğradığı silahlı saldırıda öldü. Otomobilde bulunan eşi Nadide AKBAY, yaralı olarak kaldırıldığı hastanede bir süre sonra yaşamını yitirdi.

27 Ağustos 1982 - Ottawa (Kanada) Atilla Altıkat

* Türkiye'nin Ottowa Büyükelçiliği Askeri Ataşesi Atilla ALTIKAT, silahlı saldırı sonucu öldü.

9 Eylül 1982 - Burgaz (Bulgaristan) Bora Süelkan

* Türkiye'nin Burgaz Başkonsolosluğu İdari Ataşesi Bora SÜELKAN katledildi.

1982 yılında ayrıca; - 8 Nisan'daTürkiye'nin Ottawa Büyükelçiliği Ticaret Müşaviri Kani GÜNGÖR, uğradığı silahlı saldırıda yaralandı. - 21 Temmuz'da Türkiye'nin Rotterdam Başkonsolosu Kemal Demirer'e konutu önünde silahlı saldırı düzenlendi. Demirer, olaydan yara almadan kurtulurken, saldırgan yaralı olarak yakalandı. - 7 Ağustos'da ASALA'ya bağlı 2 terörist Ankara Esenboğa Havalimanında düzenlediği silahlı baskında 8 kişi öldü, 72 kişi yaralandı. Bu, Ermeni terörizminin Türkiye'deki ilk eylemi oldu. ESENBOĞA OLAYI

9 Mart 1983 - Belgrad (Yugoslavya) Galip Balkar

* Türkiye'nin Belgrad Büyükelçisi Galip BALKAR'a 2 terörist tarafından 9 Mart'ta silahlı saldırı düzenlendi. Olayda ağır yaralanan BALKAR, 11 Mart'ta hayatını kaybetti. Olayda, bir Yugoslav öğrenci de öldü. Saldırıyı yapan Kirkor Levonyan ile Raffi Aleksandr, olaydan tam bir yıl sonra 9
Mart 1984'de 20'şer yıl ağır hapis cezasına çarptırıldılar.

14 Temmuz 1983 - Brüksel (Belçika) Dursun Aksoy

* Türkiye'nin Brüksel Büyükelçiliği İdari Ataşesi Dursun AKSOY, ermeni teröristlerce katledildi.

27 Temmuz 1983 - Lizbon (Portekiz) Cahide Mıhçıoğlu

* Türkiye'nin Lizbon Büyükelçiliği, 5 Ermeni terörist tarafından basıldı ve bina içindekiler rehin alındı. Baskın sırasında büyükelçilik Müsteşarı Yurtsev MIHÇIOĞLU'nun eşi Cahide MIHÇIOĞLU hayatını kaybetti. Portekiz polisi, düzenlediği operasyonla rehineleri kurtardı, 5 teröristi de öldürdü. Saldırıyı, "Ermeni Devrimci Ordusu" adlı örgüt üstlendi. Örgüt, teröristlerin öldürülmesi nedeniyle Portekiz Başbakanı Mario Soarez'i ölümle tehdit etti.

1983 yılında ayrıca; - 16 Haziran'da İstanbul Kapalıçarşı'da bir terörist tarafından halkın üzerine ateş açıldı. Olayda 2 kişi öldü, 21 kişi de yaralandı. Saldırgan, olay yerinde öldürüldü. Olayı bir ermeni teröristin yaptığı anlaşıldı. - 15 Temmuz'da THY'nin Paris Orly havalimanındaki bürosu önünde bomba patladı. Olayda, 2'si Türk, 4'ü Fransız, 1'i Amerikalı, 1'i de İsveçli olmak üzere 8 kişi öldü, 28'i Türk, 63 kişi de yaralandı. Bu olay tarihe "Orly Katliamı" olarak geçti.

28 Nisan 1984 - Tahran (İran) Işık Yönder

* Türkiye'nin Tahran Büyükelçiliği Sekreteri Şadiye YÖNDER'in eşi, İran ile Türkiye arasında ticaret yapan işadamı Işık YÖNDER, bir ASALA militanı tarafından öldürüldü. .

20 Haziran 1984 - Viyana (Avusturya) Erdoğan Özen

* Türkiye'nin Viyana Büyükelçiliği Çalışma Ataşesi Erdoğan ÖZEN, otomobiline yerleştirilen bombanın patlaması sonucu öldü. Olayı, "Ermeni Devrimci Ordusu" adlı örgüt üstlendi. .

19 Kasım 1984 - Viyana (Avusturya) Evner Ergun

* Türkiye'nin BM Temsilciliğinde görevli Evner ERGUN, aracına yerleştirilen bombanın patlaması sonucu öldü. Bu olayı da, "Ermeni Devrimci Ordusu" adlı örgüt üstlendi.
1984 yılında ayrıca; - 27 Mart'ta Türkiye'nin Tahran Büyükelçiliği Ticaret Müşavir Yardımcısı Işıl ÜNEL'in otomobiline bomba yerleştirmeye çalışan bir terörist, bombanın elinde patlaması sonucu öldü. - 28 Mart'ta yine Tahran'da Büyükelçilik Başkatibi Hasan Servet ÖKTEM ve Büyükelçilik Ataşe Yardımcısı İsmail PAMUKÇU, evlerinin önünde uğradıkları silahlı saldırıda yaralandılar.


www.belgenet.com

ASALA'DAN PKK'YA ve BATI'NIN TUTUMU

ORHAN KOLOĞLU.
Popüler Tarih / Nisan 2001. Sayfa 68-72

Mustafa Kemal'in 1922 Eylülü'ndeki zaferle bir anda İzmir, Çanakkale ve İstanbul'a varmasına karşılık, Selanik'e kadar ilerlemesi itmelerine direnerek, dünyaca onaylanacak bir barışla durumu çözme kararlılığıyla ordularını frenlemesi, Osmanlı'dan doğan sorunları tamamen sona erdirme arzusunun ürünüydü.

Türkiye Cumhuriyeti'nin bir daha bu sorunlarla uğraşması istenmiyordu. 'Yurtta sulh, cihanda sulh' ilkesi ve kesin olarak 'Misakı Milli' sınırlarının dışına taşmama kararlılığı nedeniyle, Ankara Hükümeti, Ermeni sorunlarına eğilmeyi düşünmemiştir.

Bu nedenle II. Dünya Savaşı sonrasında konu yeniden gündeme getirildiğinde, hemen herkes 'Ankara'nın hazırlıksız yakalandığını' söylemiştir. Gerçekten çoğu kez, tarihe gömülmüş konuları tartışırken Türk temsilcilerinin, 'Böyle bir sorun mu vardı?' şeklindeki tepkileri ve 'Türkiye Cumhuriyeti'ni ilgilendirmez' yanıtları, karşı tarafın istediği gibi at koşturmasına zemin hazırlamıştır.SAVAŞ SONRASI II. Dünya Savaşı ertesinde sömürgeciliğin tasfiyesi ve bütün ulusların bağımsızlığını kazanması rüzgarları esmeğe başladığında, bundan Ermeniler de etkilendiler.

l965'te Erivan sokaklarında, 'Topraklarımız, topraklarımız' feryatları arasında yapılan gösterilere ve soykırım anıtı dikilmesine, Sovyet rejimi de karşı çıkmadı. Bolşeviklerin suçlu ilan edilmemesi ve sadece Türklerin 'günahkar' gösterilmesi koşuluyla, Batı'da başlayan akımın NATO'nun ortağı Türkiye'yi hedef alması işlerine geliyordu. 'Düşman cephesini' parçalamış oluyorlardı.

İKİ KUTUPLU DÜNYADA ERMENİ SORUNU

ASALA terörizmine varacak bu başlangıç dönemi konusunda, 1970 yılında Beyrut'ta Basın Ateşesi iken tanığı olduğum olaylar konusunda o zaman yazdığım bir yazıyı, geçerliliğini hâlâ kaybetmediği için, aynen aktarmayı yararlı buluyorum:

"Lübnan'da yayımlanan bir Ermeni dergisinin kapağındaki 'Ünlü Ermeniler' kompozisyonu dikkatimi çekti. Mikoyan ile Gülbenkyan'ı en öne ve yan yana koymuşlardı. Birincisi en eski Bolşeviklerdendi ve Sovyetler Birliği'nin cumhurbaşkanlığını bile yapmıştı. İkincisi ise İngilizlerle işbirliği içinde petrol oyunlarına dalmış ve dünyanın en zenginlerinden biri olmuştu.

Beyrutlu Ermenilerin sineması1970'lerin başında Beyrut:

Lübnan'daki Ermeni cemaati kendi içinde hâlâ Türkçe konuşuyor, Türkçe şarkılı filmler izliyor; ticaretinin büyük kısmını Adana, Mersin ve Gaziantep'ten gelen Türk müşterilerle yapıyordu. Ermeni cemaatin yüzde 99'u 'eski olayları' anmıyordu. Ancak yüzde birlik bir terörist grup karşısında da korkudan ses çıkaramıyordu. Fotoğrafta, 70'lerin Beyrut'unda, müşterisinin çoğunluğu olan ve sürekli Türk filmi oynatan bir sinema salonu görülüyor. Burada, yılda birkaç kez, bombalar patlatılırdı.

Dünyanın iki cepheye bölündüğü bu aşamada, Ermenilere, her ikisiyle de övünmekten başka çıkar yol kalmamıştı. Çünkü anavatanlarındaki göstermelik cumhuriyet, tamamen Moskova'nın güdümündeydi, diyasporadakiler ise Fransız, İngiliz, Amerikan vatandaşı olmuşlardı. Bağımsızlık iddiasıyla ayaklandırılmalarının sonucu, asıl kimliklerini kaybetmeleri ve bölük pörçük bütün dünyaya yayılmaları olmuştu. Bir bakıma kendilerini Yahudilere benzetiyorlardı. Bu dağınıklığın etkisi, partilerinin ilişkilerinde de fark ediliyor. Taşnak Partisi ABD ile birlikte hareket ediyor; Hınçak'ın arkasında ise Sovyetler var. İkisinin dışında kalanlar herkesle -Türkiye dahil- dost geçinme adına Ramgavar Partisi'ni kurmuşlar. Çok sıkıştılar mı, Ermeni milliyetçiliği adına birleşiyorlar. İdeolojik ayrılıklarını unutuyorlar.

BEYRUT-ERİVAN HATTI

Sovyetler'e casusluk yapan İngiliz ajanı Philby, Beyrut'tan Erivan'a kısmen Türkiye, kısmen İran üzerinden geçen bağlantı yolu üzerinden, sadece haber değil, iki taraf arasında insan ve altın kaçakçılığının varlığını belirtir. Aslında bundan İngiliz ve Amerikalılar kadar, Ruslar da şikayetçi değildi, zira iki taraf da yararlanıyordu. Tıpkı Hong Kong'dan hem kapitalistlerin hem de Komünist Çin'in yararlanması gibi.

7 Ağustos 1982'de Ankara Esenboğa havaalanındaki kanlı saldırı (üstte), ASALA'nın 1973'ten 1986'ya kadar gerçekleştirdiği 180'i aşkın eylemin tırmanma noktalarından birisiydi.

1880-1920 arasında destek vermiş görünenlerin kendilerini ne hale sokmuş olduklarından edindikleri deneyimle, Ermeniler şimdi herkesi idare etmeyi yeğliyorlar. Bu onlara güç de kazandırıyor. Zira örneğin Sovyetler, Erivan'dakileri, Marsilya ya da Los Angeles'takilerden
koparamayacaklarını bildiklerinden ve belki de bir gün onları da komünist yapmaya yardımcı olacaklarını düşündüklerinden, konu üzerinde fazla tutucu olamıyorlar. Ancak hem Rusya'nın hem de Batı dünyasının, olaylardaki kendi sorumluluklarını unutturmak için bir 'Tete de Turc'e yani her suçun üzerine atılacağı ve durmadan kafasına kakılacağı bir günah keçisine ihtiyaçları vardı. Biliyorsunuz 'Tete de Turc' panayırlarda yumrukla kuvvet denemesi yapmak için kullanılan sarıklı bir kafadır; yumruğun şiddetine göre, altındaki ibre gücün derecesini gösterir. Dolayısıyla, neden bu hale geldiklerini sorgulayan ve geçmişin olaylarını bilmeyen genç Ermeni kuşaklarına, 'Hepsi katil Türklerin suçudur' mesajını vermek Batılıları rahatlatıyordu."
1968'de Marsilya: 'Soykırım'dan söz eden afişler ve duvarlarda, Türklerin 'Nazi' olduğunu, 2 milyon Ermeni öldürdüklerini ifade eden yazılar...

Afiş savaşlarıBeyrut duvarlarını 70'li yıllarda 'Özgür Ermenistan' afişleri doldurmaktadır. Evet, Özgür Ermenistan; ama hangisi? Bunun gerçekte Sovyet Ermenistanı'nı hedeflediğini herkes bilirdi ve taraflar arasında tartışmalar başlardı. Yalnız Türk Elçiliği'nin değil, Sovyetlerin de talebiyle afişler kaldırıldı. Öbür yandan Ermeni savaşçısı Antranik ile Filistinli El Fetih gerillaları arasında bir paralellik kurmaya çalışan duvar afişine de sağcı Ermeniler karşı çıkardı. Olay, ABD Elçiliği'nin de hoşuna gitmezdi.

ASALA SAHNEDE

İşte 1970'te Lübnan'da durum böyleydi. Ben Beyrut'tan ayrıldığımda ise Arap-Yahudi çatışması öne geçmiş ve daha sonra da Lübnan'da tam bir iç savaşa dönüşecek çatışmalar başlamıştı. 1973'te Türkiye'nin Los Angeles konsolosu ve yardımcısının öldürülmesiyle ASALA terör örgütü ortaya çıktı ve olaylar bambaşka bir ivme kazandı. Batı tarafından uzun süre hoşgörüyle karşılanan bu örgüt, Türk diplomat ve temsilciliklerini hedef alıyordu. Üç düzine cinayet, sayısız yaralama ve sakat bırakma eylemlerine yol açan bu kanlı saldırılar, yıllara göre şöyle bir yoğunluk gösterdi:

1975 Viyana
1976 Beyrut
l977 Vatikan
1978 Madrid
1979 Haag, Paris
1980 Bern, Vatikan, Atina, Paris, Sidney
1981 Paris (3 kez), Kopenhag, Cenevre, Iran, Roma, Napoli
1982 Los Angeles, Ottawa (2 kez), Boston, Lizbon, Rotterdam, Bulgaristan
1983 Belgrat, Brüksel, Lizbon
1984 Tahran, Viyana (2 kez)
1991 Budapeşte.

Türkiye'nin diplomatik temsilcilikleri gibi, Türk Hava Yolları bürolarına da yöneltilen bu saldırılar, Batılılar tarafından haklıymış gibi sunuldukça, teröristler işi azıttılar; 1982'de Ankara Esenboğa havaalanını basıp bombaladılar ve 10 kişinin ölmesiyle 72 kişinin yaralanmasına neden oldular.

Avrupa'da ASALA hâlâ da önemsenmiyordu; ama 1983'te Paris'in Orly havaalanındaki THY bürosu önünde bomba patlatılıp 5 kişinin öldürülmesine, 63 kişinin de yaralanmasına yol açıldığında, olay ilk kez ciddiye alındı! Fransa ASALA'ya resmen, 'eylemlerini dışarda yapma' uyarısında bulundu.

Neden diyaspora sözcüğükullanılıyor?Diyaspora sözcüğünü ansiklopediler, 'Sürgünden sonra Yahudilerin dünyanın her tarafına yayılması' diye tanımlarken, İncil de 'Kudüs'ün dışında bulunan Yahudi Hıristiyanları' diye bir tanım getiriyor. Tamamen Yahudi tarihine ait bu kavramı 20. yüzyılın ikinci yarısında, Ermenilerin ısrarla kendileri için kullanmalarının arkasında, 1915 olaylarını II. Dünya Savaşı'nda Nazilerin Yahudilere uyguladığı soykırımla özdeşleştirme çabası yatıyor. Ermenilerin başka ülkelere göç hareketi Osmanlı öncesinde de vardır. Balkanlara, Polonya'ya kadar gitmişlerdir. İran'dan sürülmüşlerdir. Fatih'in onları, Rumların ayak atmalarına asla izin vermediği İstanbul'a yerleştirmesi de diyaspora sayılmalıdır. Çünkü zorla getirilmişlerdir. 19. yüzyılda Amerikan misyonerlerinin protestanlaştırıp Amerika'ya' göçlerini sağlamaları da aynı çerçevede düşünülür... Bugün Ermenilerin 1915'e dayalı bir diyaspora ve onunla ilgili bir soykırım kavramı üzerinde yoğunlaşmaları, kimlik bulma sorununun yansıması olarak ortaya çıkıyor. Nazilerin Yahudilere uyguladıkları soykırımla hiçbir benzerliği olmayan 1915 olayları üzerinde durmaları ve kökeni 1880'lere kadar uzanan Ermeni terörizmini anımsamak istememeleri, aslında tarihle hesaplaşmak istemediklerini gösteriyor.

ASALA'DAN PKK'YA

ASALA olaylarının Kıbrıs geriliminin doruğa ulaştığı bir aşamada tırmanma gösterdiği dikkatlerden kaçmaz.

Yunanlılar Kıbrıs'tan Türkleri kaçırmak için terörist eylemleri artırırken Ermeni terörü de hızlanır. 1974'teki Kıbrıs çıkartmasının arkasından gelen ambargo, daha sonra 1980'lerden itibaren Sosyalist Blok ile NATO arasındaki yumuşama, Türkiye'nin Batı için önemini azaltmıştır.

Bu ortam hem Yunanistan'a Ege krizini Kıbrıs'a eklemeye hem de ASALA'ya cesaret vermişti. Ancak doğrudan eylemlerin tepki görmeye başlaması, yeni taktiklere yönelmelerine de zemin hazırladı. Bu, Batılı devletlerin de işine geliyordu. Fazla güçlenen ve haklar arayan bir Türkiye hoşlarına gitmiyordu. Başta Dev-Solcular olmak üzere, özellikle Almanya'da, Türk temsilciliklerine saldırılar bu dönemde arttı. 1983'ten itibaren de bu tür eylemlerin PKK terörüne dönüşmesi de rastlantı değildir.

ASALA'nın PKK'ya destek vererek daha da kapsamlı bir sorun yaratmaya yardımcı olduğu biliniyor. Yunanistan ise kamplar kurdurarak, silah vererek ve savaş için eğiterek birinci planda rol oynadı.

Viyana, 20 Haziran 1984: Ermeni teröristler Türkiye'nin Viyana Çalışma Ataşesi Erdoğan Özen'i bombalı bir saldırıyla otomobilinde öldürüyorlar.

KENDİ TARİHLERİNDEN KORKTULAR

Batılıların ASALA terörü gibi PKK terörüne de bir süre göz yumduktan hatta onu besledikten sonra, kendileri de hedef olmaya başlayınca -ya da PKK olayında olduğu gibi artık işe yaramaz hale gelince liderini teslim ederek- geri çekilmelerinin kökeninde, kendi ırkçı ünlerinin gündemde tutulmasını önleme çabaları başrolü oynamaktadır. Soykırımlarını hazırlayan ırkçılık tutkusunun 19. yüzyıl Avrupa düşüncesinin ürünü olduğunu, İngiliz ve Fransızların üstünlük mantığıyla başlayıp Almanlara doğru eriştiğini bilmeyen yok.

İkinci Dünya Savaşı sırasında yalnızca Almanların değil, bütün Avrupalıların Yahudi Soykırımı'na katkıda bulundukları artık kanıtlanmış durumda. Fransızlar 100 bin Yahudi'yi gaz odalarına gönderilmek üzere Nazilere teslim etmişlerdir. Daha da ilginci, Fransa'nın 1960'larda öldürdüğü bir milyonu aşkın Cezayirli konusunun ele alınmasını istememesidir. Başbakan Jospin, "Bunun yargısını tarihçilere bırakalım" derken, Ermeni konusunun tarihçilere bırakılmasına ise karşı çıkılmaktadır.

Dünya çapındaki Amerikalı tarihçi Bernard Lewis, soykırım iddiasını çürüten bir makale yazdığı için, Fransız mahkemelerince mahkum edilmiştir. Soykırıma gerekçe yapılan belgelerin gerçekliklerini sorguladıkları için, iki bilim adamı, Davison ve Giles Veinstein de tehditlere uğratıp görevlerinden uzaklaştırılmak olasılığıyla karşı karşıya bırakılmışlardır.

KIŞKIRTMALARI ÖRTMEK İÇİN

19. yüzyılda insanlığa ırkçılığı aşılamakla kalmayıp 20. yüzyılda da tarihin en büyük kıyımlarını ve en kanlı toplu savaşlarını yaşatanların, kendi kışkırtmalarını örtmek için başkalarını hedef göstermeleri, savundukları 'Aydınlanma' felsefesine ihanet olmuyor mu?

Bu soruyu ortaya atarken, '1880'lerden beri Türkler Ermenilere hiçbir şey yapmadılar' noktasına varacak değiliz.

Bugün ne Ermenilerin ne de Batılıların hiç sözünü etmedikleri -hatta camilere doldurulup yakılmış- Türk ve Kürt kurbanların sayısı kadar, tehcir (zorunlu göç) sırasında yaşamını yitirmiş Ermeni vardır.

Şimdi Kürtlerin bile dışlanıp sadece Türklerin suçlu ilan edilmesi çabası karşısında, eskiden beri açıkladığım şu görüşümü tekrarlayacağım: Suçlu kürsüsüne Türkler (Kürtlerle birlikte), Ermeniler ve kışkırtıcı Batılılar el ele tutuşup çıkmalı ve sorumluluğu her bir taraf, üçte bir oranında paylaşmalıdır.
http://www.haberbilgi.com/bilim/tarih/asala.html

Google
 
Pardus... Özgürlük İçin... Türkiye’nin Beslenme Portalı
Counter